Blog

  • Tır Yatırımı ile E2 Vizesi Nasıl Alınır?

    Tır Yatırımı ile E2 Vizesi Nasıl Alınır?

    Lojistik sektörü gibi dinamik ve hızla büyüyen alanlarda yapılan yatırımlar, E2 vizesi başvurularında önemli bir avantaj sağlayabilir. Tır yatırımı ile E2 vizesi almak sadece iş kurma fırsatı sunmakla kalmaz aynı zamanda ABD ekonomisine değer katma ve istihdam yaratma imkânı da sunar. Bu blog yazısında tır yatırımı yaparak E2 vizesine başvuru sürecini ve başarılı bir başvuru için dikkat edilmesi gereken kritik noktaları ele alacağız.

    E2 Vizesi Nedir?

    E2 vizesi, Amerika Birleşik Devletleri’nin “Yatırımcı Vizesi” olarak bilinen bir vize türüdür. Bu vize ABD ile belirli ülkeler arasında yapılan ticaret ve yatırım anlaşmaları kapsamında bu ülkelerin vatandaşlarına ABD’de yatırım yapma ve bu yatırım üzerinden iş yönetme fırsatı sunar. E2 vizesi genellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin kurulması ve yönetilmesi için tercih edilir.

    Bu vizeye sahip olanlar, ABD’ye belirli bir süre için giriş yapabilir ve bu süre zarfında yatırım yaptıkları işletmeyi yönetebilirler. Dahası işlerini geliştirdikçe vize sürelerini yenileyerek uzun vadeli bir şekilde ABD’de kalabilirler. Ancak bu vize bir göçmenlik vizesi değildir, yani E2 vizesi sahipleri direkt olarak “Green Card” (yeşil kart) sahibi olmazlar. Yine de bu vize ABD’de kalıcı bir yaşam ve iş kurma yolunda önemli bir adımdır.

    Tır Yatırımı ile E2 Vizesi Almanın Avantajları

    Tır yatırımı, ABD E2 vizesine başvurmak için oldukça popüler ve mantıklı bir seçenektir. Bunun birkaç temel nedeni vardır:

    1. Düşük Başlangıç Maliyeti: Tır yatırımı, genelde diğer iş türlerine kıyasla daha az başlangıç sermayesi gerektirir. Örneğin, bir restoran açmak veya büyük bir fabrika kurmak çok daha yüksek maliyetli olabilmektedir. Ancak bir tır satın alarak veya kiralayarak işletme başlatmak daha erişilebilir bir seçenek sunar.
    2. Yüksek Kazanç Potansiyeli: ABD lojistik sektörünün en güçlü olduğu ülkelerden biridir. Özellikle e-ticaretin yaygınlaşmasıyla, taşımacılık sektörüne olan talep artmıştır. Bu nedenle tır yatırımı düzenli bir gelir kaynağı oluşturur.
    3. Kolay Yönetim: Bir tır işletmesi genellikle daha az bürokratik zorluk ve idari sorumluluk gerektirir. Tırınızı belirli bir nakliye ağına dahil ederek işletmeyi aktif hale getirmek oldukça hızlı olabilmektedir.
    4. ABD Ekonomisine Katkı: E2 vizesi başvurusunda önemli bir kriter, yapılan yatırımın ABD ekonomisine katkıda bulunmasıdır. Tır yatırımı lojistik sektöründeki iş gücünü destekleyerek bu kriteri karşılar.
    5. Esneklik: Tır işletmesi ABD’nin birçok farklı bölgesinde faaliyet gösterebileceğiniz esnek bir iş modelidir. Bu, işinizi coğrafi olarak genişletmenize ve büyümenize olanak sağlar.

    Kimler Bu Vizeye Başvurabilir?

    Tır yatırımı ile E2 vizesi alabilmek için bazı temel şartları yerine getirmeniz gerekmektedir. Ancak merak etmeyin, bunlar genellikle ulaşılabilir şartlardır. İşte E2 vizesine başvurabilecek kişilerin temel özellikleri:

    1. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı Olmak: Türkiye, ABD’nin E2 anlaşması yaptığı ülkeler arasında yer almaktadır. Bu nedenle Türk vatandaşları E2 vizesine başvurma hakkına sahiptir.
    2. ABD’ye Uygun Bir Yatırım Yapmak: E2 vizesi için yapılacak yatırımın miktarı, “önemli” düzeyde olmalıdır. Ancak bu rakam milyon dolarlık yatırımlar anlamına gelmez. Tır yatırımı gibi makul bütçelerle yapılacak işler de bu kriteri karşılayabilmektedir.
    3. Aktif Bir İşletme Kurma ve Yönetme: E2 vizesi, pasif yatırımları kapsamaz. Örneğin sadece bir mülk satın almak E2 vizesi için yeterli değildir. Yatırımınızın aktif bir şekilde ABD’de ticaret yapan bir işletmeye dönüştürülmesi gerekmektedir.
    4. İşletmeyi Yönetme Yetkinliği: Başvuran kişi işletmenin yönetiminden sorumlu olmalıdır. Bu, yatırımcının aktif bir rol oynaması gerektiği anlamına gelir. Dolayısıyla, sadece sermaye sağlayan bir ortak olmak bu vize için yeterli olmaz.
    5. Yeterli Fonlara Sahip Olmak: Başvuran kişi hem yatırımın gerektirdiği sermayeye hem de ABD’de yaşamaya başlamak için gerekli olan finansal kaynaklara sahip olmalıdır.

    E2 Vizesinin Temel Şartları

    E2 vizesi, yalnızca belirli kriterleri yerine getiren başvurular için onaylanmaktadır. Dolayısıyla başvurunuzun başarılı olabilmesi için bu şartların her birini eksiksiz bir şekilde anlamak ve yerine getirmek son derece önemlidir. Şimdi bu şartları inceleyelim:

    • Uluslararası Anlaşma Şartı: Türkiye, ABD ile yatırımcı anlaşması imzalamış bir ülke olup Türk vatandaşlarına E2 vizesine başvurma hakkı tanır.
    • Yatırım Şartı: E2 vizesi için “önemli bir yatırım” yapmanız gerekmektedir. Tır yatırımı, ABD ekonomisine katkı sağlar ve lojistik sektöründe aktif bir işletme kurmanızı sağlar. Tır alımı genellikle 50.000 ila 150.000 dolar arasında bir yatırım gerektirir.
    • Aktif İşletme Şartı: Yatırımın aktif bir işletmeye sahip olması gerekir. Tır işletmesi, taşımacılık faaliyetleri ve düzenli gelir elde etme amacı taşır.
    • Başvuranın İşletmedeki Rolü: İşletme yönetimine aktif katılım sağlanmalıdır. Yatırımcı, işletmenin günlük operasyonlarında yer almalı ve karar alma süreçlerine dahil olmalıdır.
    • İstihdam Şartı: İşletme, ABD vatandaşlarına iş imkânı yaratmalı ve ekonomik katkı sağlamalıdır. Tır işletmesi, sürücü ve lojistik personel istihdamını gerektirir.

    Bu temel şartların her birine dikkat ederek E2 vizesi başvurunuzun güçlü bir temel üzerine oturmasını sağlayabilirsiniz. Eğer bir tır yatırımı yapmayı düşünüyorsanız bu yatırımın bu şartları nasıl karşıladığını detaylı bir şekilde göstermeniz gerekecek. Rehberin ilerleyen bölümlerinde, bu şartları yerine getirirken dikkat etmeniz gereken detayları ele alacağız. 

    Tır Yatırımı ile E2 Vizesi Almanın Adımları

    E2 vizesi ile ABD’de iş kurma hayalinizi gerçekleştirmek için her adımı dikkatlice planlamanız gerekiyor. Tır yatırımı bu sürecin merkezinde yer alırken doğru adımları atmak hem vize başvurunuzun onaylanma şansını artırır hem de ABD’de başarılı bir işletme kurmanıza yardımcı olur. Şimdi, tır yatırımı ile E2 vizesi almanın adımlarını detaylı bir şekilde ele alalım.

    1. Adım: Tır Yatırımı İçin Hazırlık

    İlk adımda ABD lojistik sektörünün genel durumu ve kazanç potansiyelini anlamak önemlidir. ABD, lojistik ve taşımacılık sektöründe büyük bir pazar sunuyor ve özellikle e-ticaretin hızla büyümesi sektöre olan talebi artırıyor. Tır yatırımı yaparak sektörde düzenli gelir sağlayabilir ve kazanç potansiyelinden yararlanabilirsiniz.

    Sektörün Büyüklüğü ve Kazanç Potansiyeli:

    • Yıllık 700 milyar dolarlık bir hacme sahip.
    • Bir tır sahibi yılda 70.000 ila 150.000 dolar gelir elde edebilmektedir.
    • İşler, ekonomik büyüklük nedeniyle sürekli devam eder.

    Uygun Tır Türü Seçimi:

    • Yeni veya İkinci El Tır? Yeni tır daha düşük bakım maliyetleri ve daha yüksek güvenilirlik sunar, ancak daha pahalıdır. İkinci el tır daha uygun fiyatlıdır ancak daha fazla bakım gerektirir.
    • Tır Türleri: Dry Van (standart yük taşımacılığı), Reefer (soğutmalı tır), Flatbed (büyük ve ağır yükler) gibi seçenekler bulunmaktadır.

    Satın Alma vs. Kiralama:

    • Satın alma, uzun vadede daha ekonomik olabilir ancak yüksek başlangıç maliyeti gerektirmektedir.
    • Kiralama, düşük başlangıç maliyeti sunar ancak uzun vadede daha pahalı olabilir ve aracın özelleştirilmesi sınırlıdır.

    2. Adım: ABD’de Şirket Kurma

    E2 vizesi başvurusu için bir şirket kurmanız gerekmektedir. Şirketin yapısı, yatırımınızın yasal çerçevesini oluşturur. En yaygın şirket türleri LLC (Limited Liability Company) ve Corporation (C-Corp veya S-Corp) türleridir. LLC, küçük işletmeler için uygun olup daha esnek bir yapıya sahiptir.

    Şirket Kurulumu İçin Seçenekler:

    • LLC (Limited Liability Company): Kişisel varlıkları korur, daha basit vergi yapısına sahiptir ve genellikle küçük işletmeler için uygundur.
    • Corporation (C-Corp veya S-Corp): Daha karmaşık bir yapıya sahiptir ve genellikle büyük işletmeler için uygundur.

    Bir muhasebeci veya avukatla çalışarak bu süreçte doğru şirket yapısını seçmek faydalı olacaktır.

    3. Adım: İş Planı Hazırlama

    İş planı, E2 vizesi başvurusunda kritik bir öneme sahiptir. Planınız, yatırımınızın ciddiyetini ve sürdürülebilirliğini gösterecektir. İş planınızda aşağıdaki unsurlar bulunmalıdır:

    • Yatırımın Amacı ve Kapsamı: Tırınızın nasıl kullanılacağı ve iş modelinizin açıklaması.
    • Pazar Analizi: ABD lojistik sektörünün durumu ve işinizin sektörde nasıl konumlanacağı.
    • Finansal Projeksiyonlar: Gelir-gider tahminleri, başlangıç maliyetleri ve işletme sermayesi.
    • İstihdam Planları: İşletmenizin ABD vatandaşlarına nasıl iş sağlayacağı.
    • Operasyonel Plan: Tırınızı nasıl kullanacağınız, hangi rotalarda çalışacağınız ve müşteri edinme stratejileriniz.

    İyi hazırlanmış bir iş planı, vize başvurunuzun onaylanma şansını artıracaktır.

    4. Adım: Yatırım Miktarının Belirlenmesi

    E2 vizesi için yatırım miktarının doğru şekilde belirlenmesi önemlidir. Yatırımınız, işletmenizin başarılı bir şekilde faaliyet gösterebilmesi için yeterli olmalıdır. Bu yatırımın “önemli” bir miktar olması gerekmektedir.

    E2 Vizesi İçin Yeterli Yatırım Tutarı:

    • Minimum bir yatırım tutarı belirtilmemiştir ancak genellikle 100.000 dolar veya daha fazla bir yatırım “önemli” yatırım olarak kabul edilmektedir.
    • Tır yatırımı için genellikle 60.000-150.000 dolar arasında bir yatırım yeterlidir.

    Yatırımınız, işletmenizin toplam maliyetine orantılı olmalıdır.

    5. Adım: Tır Yatırımı İçin Başlangıç Maliyetlerinin Belirlenmesi

    Başlangıç maliyetleri, tır yatırımı yaparken göz önünde bulundurulması gereken kritik bir faktördür. Bu maliyetler, vize başvurunuz için önemli kanıtlar sunar.

    Başlangıç Maliyetleri:

    • Tır Satın Alma Maliyeti: Yeni bir tır için 100.000 ila 150.000 dolar arasında bir maliyet vardır, ikinci el tır ise 40.000 ila 80.000 dolar arasında olabilir.
    • Sigorta ve Plaka Masrafları: Yıllık sigorta maliyetleri 8.000 ila 15.000 dolar arasında değişebilmektedir.
    • Lojistik İzinleri ve Lisanslar: DOT ve MC numaraları için toplam 500 ila 2.000 dolar arası masraf olabilmektedir.
    • İlk Yakıt ve İşletme Sermayesi: İlk yakıt için 500 ila 1.000 dolar, işletme sermayesi için ise en az 5.000 dolar gereklidir.

    Tüm bu maliyetleri net bir şekilde planlayarak işletmenizin sürdürülebilirliğini sağlayabilir ve başarılı bir E2 vizesi başvurusu yapabilirsiniz.

    E2 Vizesi Başvuru Süreci

    E2 vizesi başvuru süreci ve gerekli belgeler hakkında sağladığınız bilgiler oldukça kapsamlı ve iyi yapılandırılmış. Bu tür vize başvuruları için detaylı bir hazırlık, başvurunun olumlu sonuçlanmasında kritik bir rol oynar. İşte özetle bazı önemli adımlar ve ipuçları:

    1. Belgelerin Hazırlığı

    Başvuru sürecinde en önemli belgeler arasında pasaport, kimlik belgeleri, şirket belgeleri, iş planı, yatırım belgeleri ve istihdam bilgileri yer alır. Her bir belge, başvurunuzun güvenilirliğini ve ciddiyetini kanıtlar. İşte dikkat edilmesi gereken bazı noktalar:

    • Pasaport ve Kimlik Belgeleri: Pasaportunuzun geçerliliği ve kimlik belgelerinizin doğruluğu büyük önem taşır.
    • Şirket Belgeleri: Şirketin yasal varlığını ve faaliyetlerini kanıtlayan belgeler gereklidir (kuruluş sözleşmesi, vergi numarası, banka hesap özetleri vb.).
    • İş Planı: İşletmenizin sürdürülebilirliğini, pazar fırsatlarını ve finansal projeksiyonları gösteren ayrıntılı bir iş planı oluşturulmalıdır.
    • Yatırım Belgeleri: Yatırımların gerçekliğini ve risk altında olduğunu gösteren faturalar, kiralama sözleşmeleri ve banka dekontları gereklidir.
    • İstihdam Planları: İşletmenizin ABD ekonomisine katkı sağlayacak iş fırsatlarını içeren bir istihdam planı sunulmalıdır.

    2. Konsolosluk Görüşmesi

    Konsolosluk görüşmesinde başvurunuzun kabul edilmesi için hazırlıklı olmanız önemlidir. Görüşme sırasında yöneltilen sorular, yatırımınızın gerçekliği, iş planınızın sürdürülebilirliği ve ABD ekonomisine sağlayacağı katkıları kapsar.

    • Yatırımınız hakkında bilgi verir misiniz? Bu soruya yatırımın türü, sermaye miktarı ve kullanım amacını net bir şekilde açıklayarak cevap verin.
    • Yatırımınız risk altında mı? Yatırımın riski konusunda dürüst ve açık olun.
    • ABD ekonomisine nasıl katkı sağlıyorsunuz? İstihdam yaratma, yerel hizmet sağlayıcılarla işbirliği yapma gibi katkıların altını çizin.
    • İş modeliniz neden sürdürülebilir? Pazar fırsatları ve finansal projeksiyonlarla işinizin sürdürülebilirliğini savunun.

    3. İş Planı ve Finansal Projeksiyonlar

    İş planınızı detaylı şekilde savunmalısınız. Rakamlar ve somut verilerle iş planınızı desteklemek, başvurunuzun güçlü olmasına katkı sağlar. Ayrıca işinize aktif olarak katıldığınızı ve yönetimde rol aldığınızı vurgulamak önemlidir.

    4. ABD Ekonomisine Katkı

    ABD’de yaratılacak iş fırsatları, yerel ekonomiye katkı sağlayan hizmetler ve sektör analizleri, başvurunuzun onaylanma şansını artıracaktır. Yatırımınızın ABD ekonomisine nasıl katkı sağladığını net bir şekilde ifade etmek gerekir.

    Bu adımlara dikkat ederek başvurunuzu sağlam ve güvenilir bir şekilde sunabilirsiniz. Süreçte destek alabileceğiniz bir göçmenlik avukatıyla çalışmak da size büyük kolaylık sağlayacaktır.

    Unutmayın, E2 vizesi süreci bir sabır ve hazırlık sürecidir. Dikkatli bir planlama ve doğru adımlarla hayalinizdeki iş fırsatını gerçekleştirme yolunda ilerleyebilirsiniz.

    E2 Vizesi İçin Uzman Tavsiyeleri

    E2 vizesine başvuru yaparken, sürecin karmaşıklığı ve dikkat edilmesi gereken birçok önemli nokta vardır. Uzmanların tavsiyeleriyle bu süreci daha verimli hale getirebilirsiniz. İşte E2 vizesi başvurusunda başarılı olmanıza yardımcı olacak bazı temel noktalar:

    İş Planı Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gereken Kritik Noktalar:

    1. Gerçekçi Finansal Projeksiyonlar Yapın: İş planındaki gelir ve gider tahminlerinin abartıdan uzak olması, başvurunuzun güvenilirliğini artırır. İdeal olarak ilk yıl için muhafazakâr gelir hedefleri koyun ve yatırımın somutluğunu gösterin.
    2. ABD Ekonomisine Katkıyı Vurgulayın: İşletmenizin ABD ekonomisine katkılarını somut bir şekilde belirtmek önemlidir. Bu, yaratacağınız istihdam fırsatları ve yerel işbirlikleri gibi unsurları içerir.
    3. Pazar Analizini Güçlü Tutun: İş planınızda pazarın büyüklüğünü, potansiyel müşteri kitlenizi ve rekabet ortamını detaylandırarak sektördeki fırsatları net bir şekilde gösterin.
    4. İşletmenin Risklerini ve Çözümlerini Belirtin: İşletmenizin karşılaşabileceği olası riskleri ve bu risklerle nasıl başa çıkmayı planladığınızı açıklayın. Örneğin bir lojistik işletmesi için taşıma sorunlarını nasıl çözebileceğinizi belirtmek faydalıdır.
    5. Tüm Yatırımı Belgelerle Destekleyin: Yatırımınızın gerçekliğini kanıtlamak için harcamalarınızı belgelerle destekleyin (faturalar, sözleşmeler, transfer dekontları gibi).

    Konsolosluk Görüşmesine Hazırlanma:

    1. Belgelerinize Hâkim Olun: Görüşmeye girmeden önce iş planınız, yatırım belgeleriniz ve istihdam planlarınızı gözden geçirin. Belgelerinizle ilgili sorulara açık ve doğru cevaplar verebilmeniz gerekir.
    2. Net ve Kendinden Emin Konuşun: Konsolosluk memurları, yatırımınızın gerçekliğini sorgulayacaktır. Sorulara net, kısa ve tutarlı yanıtlar verin. Örneğin, yatırımınızın amacını açıklarken, “ABD’de lojistik sektöründeki artan talep nedeniyle bu yatırımı yapmayı tercih ettim,” gibi bir yanıt verebilirsiniz.
    3. Giyim ve Davranış: Görüşmeye uygun bir kıyafetle gidin ve profesyonel bir duruş sergileyin. Görüşme sırasında sakin olun, göz teması kurun ve gereksiz ayrıntılara girmeden kendinizi ifade edin.
    4. Prova Yapın: Görüşme öncesinde, sıkça sorulan sorular üzerinden bir prova yaparak kendinizi hazır hissedin. Sorulara cevap verirken kısa ve etkili olmaya özen gösterin.

    E2 vizesi başvuru süreci karmaşık gibi görünebilmektedir, ancak doğru hazırlık ve uzman desteğiyle başarı şansınızı artırabilirsiniz. İş planınızı detaylı ve gerçekçi bir şekilde hazırlayın, konsolosluk görüşmesine titizlikle çalışın ve sık yapılan hatalardan kaçının.

    Ayrıca, bir uzman avukattan destek almak bu süreçte size büyük bir avantaj sağlayacaktır. ABD’de iş kurma hayalinize ulaşmak için atacağınız her adımı dikkatle planlayarak hedefinize ulaşabilirsiniz.

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • ABD’de Asgari Ücret: Hangi Eyalette Ne Kadar?

    ABD’de Asgari Ücret: Hangi Eyalette Ne Kadar?

    ABD’de asgari ücret sadece federal bir düzeyde değil her eyaletin ekonomik yapısına göre değişiklik gösteren bir kavramdır. Eyaletlerin yaşam maliyetleri, iş gücü piyasası ve bölgesel ekonomik farklılıklar, asgari ücret seviyelerinin belirlenmesinde önemli rol oynar. Bu durum ülke genelinde asgari ücretin ne kadar olduğu kadar, farklı eyaletlerde ne kadar kazanıldığı konusunda da büyük farklar yaratmaktadır.

    Peki, Amerika’da hangi eyalette ne kadar asgari ücret ödeniyor? Eyaletlerin bu ücret politikaları, yerel yaşam koşullarını nasıl etkiliyor? Bu yazıda ABD’de asgari ücret uygulamalarının eyalet bazında nasıl değiştiğini ve bu farkların ne gibi sonuçlar doğurduğunu keşfedeceğiz.

    Amerika’da Asgari Ücret Sistemi

    ABD’de asgari ücret sistemi, diğer birçok ülkeye kıyasla oldukça karmaşık bir yapıya sahiptir. Bunun temel nedeni, ülkede hem federal hem de eyalet bazında farklı seviyelerde belirlenen asgari ücret politikalarının bulunmasıdır. Ayrıca bazı büyük şehirlerin, eyalet seviyesinin de üzerinde kendi asgari ücretlerini belirlemesi bu karmaşıklığı artırır. Şimdi bu sistemi inceleyelim.

    Federal Seviyede Belirlenen Asgari Ücret

    Amerika’da federal asgari ücret, ülke çapında uygulanmak üzere belirlenmiş en düşük ücret miktarını ifade eder. Bu ücret, ABD Kongresi tarafından belirlenir ve tüm eyaletlerde geçerli olan bir alt sınır olarak kabul edilmektedir. Şu an 2025 yılı itibarıyla federal asgari ücret saatlik 7.25 ABD dolarıdır ve bu rakam 2009 yılından bu yana değişmemiştir.

    Federal asgari ücretin bu kadar uzun süre artırılmaması, birçok ekonomik ve sosyal tartışmayı beraberinde getirmiştir. Bu miktarın, günümüzdeki yaşam maliyetlerini karşılamak için yetersiz kaldığı geniş bir kesim tarafından savunulmaktadır. Özellikle enflasyonun etkisiyle, bu ücretin alım gücü 2009 yılına kıyasla ciddi şekilde azalmıştır.

    Federal Asgari Ücret Uygulanan Eyaletler:

    Bazı eyaletler, federal asgari ücreti kendi sınırlarında da geçerli olan tek standart olarak kabul eder. Bu eyaletler genellikle daha düşük yaşam maliyetine sahip olan, ekonomisi tarıma veya küçük işletmelere dayalı yerlerdir.

    • Alabama
    • Mississippi
    • Louisiana
    • Georgia
    • Tennessee
    • Texas gibi eyaletlerde federal asgari ücret uygulanmaktadır.

    Eyalet Bazlı Asgari Ücret

    Amerika’da eyaletler federal hükümetin belirlediği asgari ücretin üzerinde bir ücret belirleyebilme yetkisine sahiptir. Bu durum eyaletlerin ekonomik yapısına, yaşam maliyetine ve politik yaklaşımlarına göre değişiklik gösterir. Örneğin Kaliforniya gibi yüksek yaşam maliyetine sahip bir eyalet, asgari ücreti federal seviyenin çok üzerinde belirlerken, daha kırsal yapıya sahip eyaletler federal ücretle yetinebilmektedir.

    Eyalet bazlı asgari ücret genellikle çalışanların yaşam maliyetlerini daha iyi karşılayabilmesi için federal ücretin üzerinde belirlenmektedir. 2025 itibarıyla, bazı eyaletlerde asgari ücret 15 ABD doları veya daha üzerindedir. Örneğin, Kaliforniya’da saatlik asgari ücret 16 ABD dolarıdır.

    Federal ve Eyalet Ücretleri Arasındaki Farklar

    Federal asgari ücret, tüm ülke için bir taban belirlerken, eyaletler kendi ekonomik koşullarına göre bu ücreti artırabilmektedir. Ancak, eyaletler federal ücretin altında bir ücret belirleyemez. Örneğin, Mississippi’de sadece federal ücret uygulanırken, Washington’da saatlik 16.28 USD ile daha yüksek ücretler geçerlidir. Kaliforniya ve Massachusetts gibi eyaletlerde de yüksek ücretler bulunur, çünkü yaşam maliyetleri yüksektir.

    Asgari Ücret ve Yaşam Maliyeti

    Yaşam maliyeti bir bireyin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için gereken minimum gelir seviyesini ifade eder ve barınma, gıda, ulaşım, sağlık hizmetleri gibi harcamaları kapsar. Asgari ücret bu ihtiyaçları karşılamak için belirlenen minimum düzeydir ancak genellikle yüksek yaşam maliyetine sahip bölgelerde asgari ücret yetersiz kalır.

    Amerika’daki Yaşam Maliyeti Farklılıkları

    Yaşam maliyeti, Amerika’da eyaletler ve şehirler arasında büyük farklılıklar gösterir. Örneğin:

    • Yüksek yaşam maliyetine sahip şehirler: New York City, Los Angeles, San Francisco.
    • Düşük yaşam maliyetine sahip bölgeler: Mississippi, Arkansas, Alabama.

    Bir örnekle: New York City’de bir kişinin temel ihtiyaçlarını karşılaması için 4.000 USD, Mississippi’de ise 2.000 USD yeterli olabilmektedir.

    Asgari Ücretle Geçinmek Mümkün Mü?

    Asgari ücretle geçinmek yaşam maliyetine bağlı olarak değişir. Yüksek yaşam maliyetine sahip bir şehirde (örneğin San Francisco), 16 USD saatlik ücret bile yetersiz kalabilirken, düşük yaşam maliyetine sahip bir bölgede (örneğin Mississippi), federal asgari ücret daha uygun olabilir. Ancak asgari ücret genellikle tasarruf yapmayı ve ekonomik güvence oluşturmayı zorlaştırır.

    Asgari Ücretle Çalışmanın Avantajları ve Dezavantajları

    Avantajlar:

    • Yasal olarak çalışmak ve düzenli bir gelir elde etmek.
    • Amerika’da çalışma deneyimi kazanmak ve referans oluşturmak.
    • İlk etapta temel yaşam maliyetlerini karşılayabilmek.

    Dezavantajlar:

    • Yüksek yaşam maliyetine kıyasla düşük gelir.
    • Fiziksel olarak yorucu işler.
    • Yeterli tasarruf yapamama ve ekonomik belirsizlik.

    Türkiye’ye Göre Karşılaştırma

    2025 itibarıyla Amerika’daki federal asgari ücret saatlik 7.25 ABD dolarıdır. Bu ücretin Türk lirasına çevrilmiş hali (döviz kuru 1 USD = 36 TL olarak alınırsa) yaklaşık 261 TL yapar. Bir aylık tam zamanlı çalışma (haftada 40 saat) ile kazanılan maaş, yaklaşık 10.440 TL olur. Ancak bu rakam Amerika’daki yüksek yaşam maliyetleri göz önüne alındığında oldukça yetersizdir.

    Yüksek Asgari Ücret Uygulayan Eyaletler:

    • Washington: Saatlik 16.28 ABD doları → Yaklaşık 586 TL.
    • California: Saatlik 16 ABD doları → Yaklaşık 576 TL.

    Bu rakamlar Türkiye’deki asgari ücretle karşılaştırıldığında oldukça yüksek görünse de, Amerika’daki yaşam maliyetlerinin Türkiye’ye göre çok daha fazla olduğu unutulmamalıdır.

    2025 Yılında Amerika Eyaletlerindeki Asgari Ücretler

    Aşağıdaki tablo, 2025 yılı itibarıyla Amerika Birleşik Devletleri’ndeki tüm eyaletlerin saatlik asgari ücret oranlarını göstermektedir. Bu bilgiler eyaletlerin resmi kaynaklarından ve güncel haberlerden derlenmiştir.

    EyaletAsgari Ücret (Saatlik)
    Alabama$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Alaska$11.73
    Arizona$14.35
    Arkansas$11.00
    California$16.00
    Colorado$14.42
    Connecticut$15.69
    Delaware$13.25
    District of Columbia$17.00
    Florida$13.00 
    Georgia$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Hawaii$14.00
    Idaho$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Illinois$14.00
    Indiana$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Iowa$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Kansas$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Kentucky$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Louisiana$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Maine$14.15
    Maryland$15.00
    Massachusetts$15.00
    Michigan$10.33
    Minnesota$10.85
    Mississippi$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Missouri$12.30
    Montana$10.30
    Nebraska$12.00
    Nevada$12.00 
    New Hampshire$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    New Jersey$15.13
    New Mexico$12.00
    New York$15.00
    North Carolina$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    North Dakota$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Ohio$10.45
    Oklahoma$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Oregon$14.20
    Pennsylvania$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Rhode Island$14.00
    South Carolina$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    South Dakota$11.20
    Tennessee$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Texas$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Utah$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Vermont$13.67
    Virginia$12.00
    Washington$16.28
    West Virginia$8.75
    Wisconsin$7.25 (Federal Asgari Ücret)
    Wyoming$7.25 (Federal Asgari Ücret)

    Amerika’daki asgari ücret yaşam maliyeti ve bölgesel ekonomik koşullara göre büyük farklılıklar gösterir. Yüksek maliyetli eyaletlerde daha yüksek ücretler belirlenirken, düşük maliyetli bölgelerde federal ücret yeterli olabiliyor.

    Ancak bu farklılıklar, asgari ücretin yaşam standartlarını karşılayıp karşılamadığı konusunda tartışmalara yol açmaktadır. Asgari ücret, sadece bir maaş değil çalışanların yaşam kalitesini doğrudan etkileyen önemli bir faktördür.

    Yazan: Av. Asım Kılınç

  • Nasıl ABD Vatandaşlığı Alabilirim? Şartları Neler?

    Nasıl ABD Vatandaşlığı Alabilirim? Şartları Neler?

    ABD vatandaşlığı almak, Amerika’da kalıcı olarak yaşama, çalışma ve birçok hukuki avantaja da sahip olmanızı sağlar. Peki, nasıl ABD vatandaşlığı alabilirsiniz? Amerika vatandaşlık başvurusunun dört farklı yolu vardır. Bunlardan ilki doğum yoluyla, ikincisi bağ yolu ile, üçüncüsü edinim yoluyla ve son olarak ise vatandaşlığa geçme sürecini içerir.

    Bu incelememizde her sürecin detaylarını dikkatlice inceleyeceğiz. Sizlerin de bu süreç hakkında tüm sorularına yanıt vereceğiz.

    1. Doğum Yolu ile Vatandaşlık

    ABD sınırlı içerisinde doğan herkes, ABD Anayasası’nın 14.değişikliği uyarınca doğum yolu ile ABD vatandaşlığı hakkı elde eder. Bu kural, yabancı uyruklu ebeveynlerin ABD’de doğan çocukları için de geçerlidir.

    Aynı zamanda ABD vatandaşlığına sahip olan ebeveynlerin çocukları için de ABD dışında doğum gerçekleşse bile çocukları ABD vatandaşı sayılıyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken birkaç nokta bulunuyor:

    • Ebeveynlerden en az biri ABD vatandaşı olmalıdır.
    • Ebeveynin Amerika’da belirli bir süre yaşamış olması gerekiyor.
    • Doğan çocuğun ebeveynlerinin evli olup olmaması da önemli bir noktadır. Bu noktayı aşağıdaki başlıkta inceliyoruz.

    2. Edinim Yolu ile Vatandaşlık

    Yukarıda da belirttiğimiz gibi eğer doğan çocuğun ailesi ABD vatandaşı ise; Amerika’da doğmasa bile ABD vatandaşlığı kazanabiliyor. Ancak ebeveynlerin arasında evlilik bağı varsa ve yoksa gibi durumlarda neler olduğuna bakmalıyız.

    Evlilik Bağı Olan Ailenin Çocukları

    • Doğan çocuğun Amerika vatandaşlığına sahip olması için ebeveynlerin her ikisi de ABD vatandaşı ise ebeveynlerden biri ABD’de yaşamış olmalıdır.
    • Sadece bir ebeveyn ABD vatandaşı ise ebeveynin en az 5 yıl ABD’de yaşamış olması gerekiyor.

    Evlilik Bağı Olmayan Ailenin Çocukları

    • Eğer çocuk ABD vatandaşı baba üzerinden vatandaşlık alacak ise:
      • Babanın ikamet süresini karşılaması gerekiyor.
      • Çocuğuna maddi destek sağlayacağını yazılı olarak taahhüt etmesi gerekiyor.
    • Eğer çocuk ABD vatandaşı anne üzerinden vatandaşlık alacak ise:
      • Annenin, doğum öncesinde 5 yıl boyunca ABD’de bulunmuş olması gerekiyor.

    3. Bağ Yolu ile Vatandaşlık

    ABD vatandaşlığına geçen bir ebeveynin 18 yaş altındaki çocukları da vatandaşlık kazanabilir. Bu yöntem çocukların vatandaşlığına geçmesinde hızlı bir çözüm sağlıyor. Ancak bu yöntemde de belirli şartlar vardır:

    • Çocuğun ABD’de daimi ikamet sahibi olması gerekiyor.
    • Çocuğun ABD vatandaşı bir ebeveynin velayeti altında olması gerekiyor.

    4. Vatandaşlığa Geçme Süreci

    Vatandaşlığa geçme, Amerika Birleşik Devletleri dışında doğmuş bir kişinin Amerikan vatandaşı olmak için başvurmasıdır. ABD vatandaşlığı almak isteyen kişiler için yaygın bir yöntemdir.

    • İkamet Süresi: Vatandaşlık başvurusundan önce en az 5 yıl boyunca yeşil kart sahibi olarak ABD’de ikamet etmiş olmalısınız. Ancak ABD vatandaşı biriyle evliyseniz bu süre 3 yıla iner.
    • Dil Bilgisi: İngilizce dilinde temel konuşma, okuma ve yazma becerilerine sahip olmalısınız.
    • ABD Tarihi ve Hükümet Yapısı Bilgisi: ABD hükümeti, anayasası ve tarihi hakkında bilgi sahibi olmanızı gerektiren bir sınavı başarıyla geçmelisiniz.
    • Ahlaki Yeterlilik: ABD’de yasalara uyduğunuzu, ahlaki yeterliliğe sahip olduğunuzu gösteren bir geçmişe sahip olmanız gereklidir. Bu sebeple suç kaydı gibi olumsuz durumlar başvurunuzu etkileyebilir.

    ABD vatandaşlığı almak uzun ve detaylı bir süreçtir. Ancak bu süreci dikkatlice takip etmek ve eksiksiz bir başvuru yapmak başarı şansınızı arttırabilir. Bu noktada bizlerden her zaman destek alabilirsiniz. Amerikan vatandaşlığı başvuru sürecinde doğru adımlar atarak hayallerinize kavuşabilirsiniz.

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • Amerika’da Start-up Kurmanın Avantajları

    Amerika’da Start-up Kurmanın Avantajları

    Amerika, girişimciler için dünyanın en cazip pazarı ve fırsatlar sunan bir ülke olarak dikkat çekiyor. Amerika’da start-up kurmayı düşünenler için devlet teşvikleri, kuluçka merkezleri, hızlandırıcı programlar ve melek yatırımcı ağları gibi pek çok kaynak bulunmaktadır. Bu yazıda Amerika’da start-up kurmanın avantajlarını ve girişimcilerin yararlanabileceği finansal destekleri keşfedeceğiz.

    Amerika’nın Girişimcilik Dünyasındaki Önemi

    Amerika Birleşik Devletleri, girişimcilik dünyasının adeta kalbidir. Bu ülke yalnızca ekonomik büyüklüğü ve geniş pazar olanaklarıyla değil aynı zamanda inovasyon ve teknoloji konularındaki liderliğiyle de dünyanın en çekici iş ortamlarından birini sunmaktadır. Silikon Vadisi’nden Austin’e, New York’tan Seattle’a kadar birçok şehirde girişimcilerin fikirlerini hayata geçirebileceği, destek bulabileceği ve uluslararası bir arenada yer alabileceği ekosistemler bulunmaktadır.

    Bu ülkenin girişimcilik ekosistemi küresel pazarı hedefleyen girişimciler için de mükemmel bir başlangıç noktasıdır. Ayrıca, Amazon, Google, Apple gibi dünya devlerinin çıkış yaptığı bir ülke olan Amerika, start-up’lar için bir fırsatlar denizi sunar. Girişimciliğin “American Dream” ile özdeşleşmesi boşuna değildir. İyi bir fikriniz ve bunu hayata geçirme cesaretiniz varsa, bu ülke size inanılmaz olanaklar sağlayabilir.

    Türk Vatandaşları İçin Amerika’nın Sunduğu Fırsatlar

    Türk vatandaşları için Amerika bir dünya markası yaratma ve uluslararası bir başarı hikayesi yazma platformudur. Türkiye’deki iş ortamıyla kıyaslandığında Amerika’nın sunduğu avantajlar oldukça geniştir:

    • Kolay şirket kurma olanakları: Türkiye’deki bürokratik süreçlere kıyasla, Amerika’da şirket kurmak daha az zaman alır ve genellikle çevrimiçi olarak yapılabilir.
    • Yatırımcı bulma fırsatları: Türkiye’de yatırım ekosistemi henüz gelişmekte iken Amerika’da melek yatırımcılar, girişim sermayesi fonları ve hızlandırıcı programlarla bağlantı kurmak çok daha kolaydır.
    • E-2 Vizesi gibi özel avantajlar: Türkiye, ABD ile ticaret anlaşmasına sahip ülkelerden biri olduğu için Türk girişimciler ABD’de girişimci vizesine başvurarak işlerini burada kurabilir ve büyütebilir.

    Bu fırsatlar, Türk girişimcilerin yalnızca Amerika pazarında değil, küresel ölçekte büyümelerini ve başarılı olmalarını destekleyen bir zemin sunmaktadır.

    Start-up Tanımı ve Özellikleri

    Start-up, yenilikçi bir ürün veya hizmet geliştirerek hızla büyümeyi hedefleyen, genellikle teknoloji odaklı bir iş modelidir.

    Öne Çıkan Özellikler:

    • Yenilik Odaklılık: Piyasada eksikliği hissedilen bir çözüm sunar (örneğin Uber ve Airbnb).
    • Hızlı Ölçeklenme: Teknolojiyi kullanarak geniş kitlelere ulaşmayı hedefler.
    • Risk ve Belirsizlik: Pazar tepkisi ve yatırım ilgisi öngörülemez olabilir.
    • Yatırım Odaklılık: Büyüme için melek yatırımcılar ve girişim sermayesi fonları kritik rol oynar.

    Sonuç olarak, doğru strateji ve vizyonla bir fikir, kısa sürede büyük bir şirkete dönüşebilir.

    Amerika’nın Start-up Ekosistemi

    Amerika, dünyanın en büyük ve gelişmiş start-up ekosistemine sahiptir.

    Öne Çıkan Faktörler:

    • Çeşitlilik ve Yenilikçi Kültür: Kültürel çeşitlilik, farklı bakış açılarıyla yenilikçi fikirlerin doğmasını sağlar.
    • Girişimcilik Destekleri: Kuluçka merkezleri, hızlandırıcı programlar (Y Combinator, TechStars) ve mentorluk sistemleri büyük fırsatlar sunar.

    Başlıca Start-up Merkezleri:

    • Silicon Valley: Teknoloji girişimlerinin merkezi (Apple, Google, Facebook).
    • New York: Medya, finans ve perakende odaklı start-up ekosistemi.
    • Austin: Düşük maliyetli, hızla büyüyen teknoloji sahnesi.
    • Boston: Sağlık teknolojileri ve biyoteknoloji alanında lider.
    • Seattle: Yazılım ve e-ticaretin merkezi (Amazon, Microsoft).

    Her bölge, girişimcilere sektöre özel avantajlar sunarak büyüme fırsatlarını artırır.

    Amerika’yı Yatırımcılar İçin Cazip Kılan Faktörler:

    • Yüksek Yatırım Potansiyeli: Uber, Airbnb, Tesla gibi şirketler, erken aşama yatırımcılarına milyarlarca dolarlık geri dönüş sağladı.
    • Geniş Yatırımcı Ağı: Sequoia Capital, Andreessen Horowitz gibi girişim sermayesi fonları, finansal desteğin yanı sıra rehberlik ve bağlantılar sunar.
    • Hızlandırıcı ve Kuluçka Merkezleri: Y Combinator gibi programlar, Airbnb, Dropbox, Stripe gibi dev girişimleri desteklemiştir.
    • Küresel Pazara Açılma Fırsatı: Amerika’daki yatırımcılar, start-up’ları dünya çapında büyütmek için gerekli bağlantılara sahiptir.

    Bu güçlü ekosistem, Türk girişimciler için büyük fırsatlar sunarak yenilikçi fikirleri global arenaya taşımalarına yardımcı olabilir. Bir sonraki adımda, Amerika’da start-up kurmanın avantajlarını daha detaylı inceleyeceğiz.

    Amerika’da Start-up Kurmanın Avantajları

    Amerika, girişimciler için bir “fırsatlar ülkesi” olarak anılmayı kesinlikle hak ediyor. Peki, bu ülke neden bir start-up kurmak için bu kadar cazip? Türk girişimciler için sunduğu avantajlar nelerdir? Gelin, bu avantajları ele alalım.

    1. Geniş ve Dinamik Pazar

    ABD, 330 milyondan fazla nüfusuyla büyük bir tüketici pazarına sahiptir. Teknolojiye açık, yenilikçi ve global trendlere hızlı adapte olan bu kitle, girişimciler için büyük fırsatlar sunar. Ayrıca sağlık, e-ticaret ve teknoloji gibi sektörlerde sürekli artan bir talep bulunmaktadır.

    ABD’nin kültürel çeşitliliği, girişimcilerin ürün ve hizmetlerini farklı müşteri grupları üzerinde test etmesine olanak tanır. Bu da küresel pazarlara açılma sürecini kolaylaştırır.

    2. Teknoloji ve İnovasyon Ekosistemi

    Amerika, Silikon Vadisi başta olmak üzere, Austin, Boston ve Seattle gibi teknoloji merkezlerine sahiptir. Bu bölgeler, girişimcilere:

    • İleri düzey teknolojiye erişim,
    • Deneyimli mühendisler ve iş ortaklarıyla çalışma fırsatı,
    • Üniversitelerle iş birliği yaparak Ar-Ge desteği alma imkânı sunar.

    Stanford, MIT ve Harvard gibi üniversiteler, girişimcilere teknik destek, patent transferi ve ticarileştirme konusunda yardımcı olur.

    3. Kolay Şirket Kurma Süreci

    ABD’de şirket kurma süreci hızlı ve dijital olarak tamamlanabilir. En popüler eyaletler Delaware ve Wyoming olup girişimciler için düşük vergi ve kolay düzenlemeler sunar. Türk vatandaşları için E-2 vizesi gibi seçenekler ABD’de iş kurmayı kolaylaştırmaktadır.

    4. Yatırımcı Erişimi

    Amerika, girişim sermayesi fonları ve melek yatırımcılarla doludur. Öne çıkan fonlar:

    • Sequoia Capital (Apple, Google gibi devlere yatırım yaptı),
    • Andreessen Horowitz (teknoloji girişimlerine yatırım yapıyor),
    • TechStars ve Y Combinator (dünyanın en prestijli hızlandırıcı programları).

    Yatırım almak için ölçeklenebilir bir iş modeli ve güçlü bir iş planı gereklidir.

    5. Vergi Avantajları

    ABD’de eyaletlere göre değişen vergi avantajları bulunur:

    • Delaware: Düşük şirket vergisi ve girişimci dostu düzenlemeler,
    • Wyoming: Vergisiz iş yapma imkânı,
    • Nevada: Şirket vergisi açısından cazip seçenekler sunar.

    6. Global Kimlik ve Güvenilirlik

    ABD merkezli bir şirket, uluslararası pazarda güvenilirlik ve prestij sağlar. Küresel iş dünyasında yatırımcı ve iş ortaklarının ilgisini çekmek daha kolaydır.

    Sonuç olarak, Amerika’da bir start-up kurmak büyük bir pazar, güçlü teknoloji altyapısı, kolay şirket kurma süreci, yatırımcı erişimi, vergi avantajları ve küresel itibar gibi birçok avantaj sunar. Doğru planlama ile bu fırsatlar değerlendirildiğinde, başarıya ulaşmak mümkündür.

    Şirket Kurma Adımları

    Amerika’da şirket kurmak karmaşık görünse de doğru bir yol haritası izlerseniz oldukça hızlı ve sorunsuz bir şekilde tamamlayabilirsiniz. İşte bu sürecin adımları:

    1. Eyalet Seçimi

    Her eyaletin vergi oranları ve yasal düzenlemeleri farklıdır. Popüler seçenekler:

    • Delaware: Yatırımcı dostu yasalar, düşük vergiler.
    • Wyoming: Daha düşük maliyet, gizlilik avantajları.
    • Nevada: Vergi avantajları ve kolay şirket yönetimi.
      Fiziksel ofis açacaksanız operasyonlarınızı yürüttüğünüz eyaleti seçmelisiniz.

    2. Şirket Kaydı

    • Şirket adı belirleme: Benzersiz olmalıdır.
    • Resmi belgelerin hazırlanması:
      • LLC için Articles of Organization,
      • C-Corp için Articles of Incorporation gerekir.
    • Kayıt ücreti ödeme: Eyalete göre 90-300 dolar arasında değişebilir.

    3. Vergi Numarası (EIN) Başvurusu

    Şirketinizin finansal işlemleri ve vergi ödemeleri için IRS’den ücretsiz olarak alınır.

    4. İş Banka Hesabı Açma

    Gerekli belgeler:

    • Şirket kaydı
    • Vergi numarası (EIN)
    • Sahiplerin kimlik bilgileri

    5. İşletme Sigortası

    • Genel Sorumluluk Sigortası (Hukuki riskler için)
    • Ekipman Sigortası (Donanım koruması)
    • Siber Güvenlik Sigortası (Dijital riskler için)

    6. Yasal Gereklilikler

    • Yıllık rapor ve lisans yenileme
    • Vergi beyanı (Federal ve eyalet düzeyinde)
    • Çalışan işlemleri (Maaş ve sosyal güvenlik süreçleri)

    Amerika’da bir start-up kurmak, doğru adımları izlediğiniz takdirde oldukça düzenli ve hızlı bir süreçtir. Şirket türü seçimi, eyalet belirleme, vergi numarası alma ve banka hesabı açma gibi adımları dikkatlice takip ederek şirketinizi resmi olarak kurabilirsiniz.

    Bu süreçte profesyonel bir danışmandan destek almak, işlerinizi daha da kolaylaştırabilir. Ancak en önemlisi, bu sürecin sizin hayalinizdeki işi hayata geçirmek için ilk adım olduğunu unutmamaktır.

    Türk Vatandaşları İçin Amerika’da Şirket Kurma Avantajları

    Türk girişimciler için ABD’de şirket kurarken dikkat edilmesi gereken özel avantajlar ve süreçler şunlardır:

    1. E-2 Vizesi ve Türkiye-ABD Ticaret Anlaşması

    Türkiye, ABD ile ticaret ve dostluk anlaşmasına taraf olduğu için E-2 yatırımcı vizesine başvurabilmektedir.

    E-2 Vizesi Nedir?

    ABD’de şirket kurup işletmek isteyen girişimcilere verilen özel bir vizedir. Avantajları:

    • Şirket kurma ve yönetme hakkı
    • Eş ve 21 yaş altı çocukların ABD’de yaşama hakkı
    • Uzun vadeli oturum imkanı
    • Daha düşük yatırım gereksinimi (Genellikle 100.000-200.000$)
    • Sınırsız yenileme hakkı

    Türkiye-ABD Ticaret Anlaşmasının Avantajları

    Kolay vize süreci: Türkiye, E-2 vizesine uygun ülkelerden biri olduğu için süreç daha hızlı ilerler.
    Bürokratik kolaylıklar: ABD’de şirket kurarken daha az yasal engel bulunmaktadır.

    2. Yatırımcılar İçin Stratejik Adımlar

    • 🔹 İş planı hazırlayın: E-2 vizesi için sağlam bir iş modeli sunulmalıdır.
    • 🔹 Sektör analizi yapın: Teknoloji, e-ticaret ve danışmanlık gibi sektörler avantajlıdır.
    • 🔹 Yatırımcı ağı kurun: Türk-Amerikan iş dünyasıyla bağlantı kurmak, büyüme şansınızı artırır.

    Türk girişimciler için ABD’de şirket kurmak, E-2 vizesi ve ticaret anlaşması avantajları sayesinde oldukça cazip hale gelmiştir. Doğru planlama ile Amerika’da işinizi büyütebilirsiniz.

    Başarılı Türk Girişimcilerden İlham Veren Hikayeler

    Amerika’da başarıya ulaşmış birçok Türk girişimci, inovasyon ve azimle küresel ölçekte fark yaratmıştır. İşte onların hikayelerinden alınabilecek dersler:

    1. Hamdi Ulukaya – Chobani

    📌 Sektör: Gıda
    📌 Ders: Doğru ürünü, doğru pazarda konumlandırmak

    Hamdi Ulukaya, Erzincan’da doğup Amerika’ya göç etti ve 2005 yılında iflas etmiş bir yoğurt fabrikasını satın alarak Chobani markasını kurdu. Geleneksel yoğurdu Amerikan pazarına uygun hale getirerek milyar dolarlık bir şirket yarattı.

    Öne Çıkan Stratejiler:

    • ✔ Pazar boşluğunu tespit etti: O dönemde Amerika’da Yunan yoğurdu trend olmamıştı.
    • ✔ Kaliteye ve doğal ürünlere odaklandı.
    • ✔ Müşteri sadakatini güçlendiren bir marka kimliği oluşturdu.

    2. Eren Bali – Udemy

    📌 Sektör: Teknoloji & Eğitim
    📌 Ders: Büyük düşünmek ve global ölçekli bir problem çözmek

    Eren Bali, küçük bir köy okulunda matematik öğrenirken online eğitimle ilgili büyük bir vizyon geliştirdi. 2010 yılında Silikon Vadisi’nde Udemy’yi kurarak dünya çapında milyonlarca insanın eğitim almasını sağladı.

    Öne Çıkan Stratejiler:

    • ✔ Eğitimde fırsat eşitliği sağlamayı hedefledi.
    • ✔ Amerika’daki yatırımcı ekosistemini iyi değerlendirdi.
    • ✔ Teknolojiyi verimli kullanarak eğitimde dijital dönüşümü hızlandırdı.

    3. Canan Dağdeviren – Giyilebilir Sağlık Teknolojileri

    📌 Sektör: Biyoteknoloji & Sağlık
    📌 Ders: Bilimi ve girişimciliği birleştirmek

    MIT Media Lab’de araştırmalar yapan Canan Dağdeviren, giyilebilir tıbbi cihazlar geliştirdi. Kalp hastaları için tasarladığı sensörler ve cilt üzerinden veri toplayan sağlık cihazları, tıp dünyasında büyük yankı uyandırdı.

    Öne Çıkan Stratejiler:

    • ✔ Teknoloji ve bilimi girişimcilikle birleştirdi.
    • ✔ Küresel sağlık sorunlarına odaklandı.
    • ✔ Harvard & MIT gibi ekosistemlerden destek aldı.

    Sonuç olarak, bu girişimciler, Amerika’da başarıya ulaşmanın vizyon, inovasyon ve doğru stratejilerle mümkün olduğunu gösteriyor. Ek olarak, doğru pazar seçimi, müşteri odaklı ürün geliştirme ve güçlü bir network oluşturma, girişimciliğin temel taşları arasında.

    💡 Siz de girişimcilik yolculuğunuzda bu hikayelerden ilham alarak kendi stratejinizi oluşturabilirsiniz!

    Amerika, start-up’lar için sunduğu finansal desteklerle girişimcilerin başarılı olma yolunda önemli bir avantaj sağlar. Ayrıca, kuluçka merkezleri, hızlandırıcı programlar ve yatırımcı ağları, işinizi büyütmek ve global ölçekte bir başarıya ulaşmak için gereken kaynakları sunar. Bu fırsatları değerlendirerek, girişimcilik yolculuğunuzda sağlam bir temel oluşturabilir ve işinizi hızla büyütebilirsiniz. Unutmayın, doğru destekle her fikir gerçeğe dönüşebilir.

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • Neden ABD E2 Vizesi Öne Çıkıyor?

    Neden ABD E2 Vizesi Öne Çıkıyor?

    ABD, hem yaşam kalitesi hem de iş olanakları ile dünyanın dört bir yanından girişimcilerin dikkatini çekiyor. Eğitim, sağlık, teknoloji ve iş dünyasında sunduğu olanaklar ile birçok kişi ülkeye yerleşmeyi hedefliyor. Tam da bu noktada ABD E2 vizesi karşımıza çıkıyor. Peki neden insanlar en çok ABD E2 vizesini tercih ediyor? Gelin inceleyelim.

    ABD E2 Vizesi Nedir?

    Öncelikle E2 yatırımcı vizesi nedir? sorusuna bir bakalım. Bu vize, ABD tarafından anlaşması olan ülke vatandaşlarına verilen özel bir vizedir. Bu vize başvuru sahiplerine Amerika’da iş kurma ve işletmelerini yönetme şansı tanıyor. Üstelik bununla da sınırlı kalmayan E2 vizesi, başvuru sahibinin ailesi ile birlikte Amerika’da yaşama, eğitim alma ve çalışma imkanı da tanıyor.

    Bu imkanlar dahilinde de pek çok kişi, ABD E2 vizesine başvuruda bulunuyor. Peki, E2 vizesinin öne çıkan özellikleri yalnızca bunlar mı?

    E2 Yatırımcı Vizesinin Öne Çıkan Özellikleri

    E2 yatırımcı vizesinin öne çıkan özellikleri yukarıda bahsettiklerimiz ile sınırlı kalmaz. Bunların yanında vizeyi benzersiz ve daha tercih edilebilir kılan diğer özellikleri şu şekildedir:

    Düşük Yatırım İmkanı

    Bu vizenin en dikkat çekici avantajların biri, yatırım miktarında sağladığı esnekliktir. Özellikle diğer yatırımcı vizelerine kıyasla E2 yatırımcı vizesi için milyon dolarlık bir yatırım yapmanıza gerek yoktur.

    • Minimum Yatırım Miktarı: ABD E2 vizesi için belirli bir alt limit yoktur. Ancak genel olarak 100.000 – 200.000 dolar arası bir yatırım yeterlidir.
    • Yatırımın Türü: Vize kapsamında yapılan yatırımların aktif ve ticari bir işletmeye yönelik olması gerekiyor. Pasif yatırımlar, bu vize için uygun değildir. Ancak sizler için gelin daha detaya inelim:
      • Yeni bir işletme kurabilirsiniz.
      • Mevcut bir işletmeyi satın alabilirsiniz.
      • İşletme ekipmanları satın alarak ticari faaliyete başlayabilirsiniz.
      • Franchise işletmesi de açabilirsiniz.

    Bu esneklikler farklı bütçelere sahip olan yatırımcılar için büyük avantajlardandır.

    Hızlı İşlem Süresi

    Vize başvuru süreçleri özellikle Türkiye’de bir hayli yorucu veya karmaşık olabiliyor. Ancak ABD E2 vizesi diğer birçok vizeye kıyasla daha hızlı sonuçlanıyor.

    • Vize Başvuru Süresi: Başvurular genellikle 2-3 ay içinde sonuçlanır. Eğer daha hızlı sonuç almak istiyorsanız belirli bir ücret karşılığında “premium processing” (hızlı işleme) talep edebilirsiniz. Bu da işleminizin 15 gün içerisinde sonuçlanmasını sağlar.

    Aile Üyelerini Kapsaması

    Bu aslında en dikkat çeken avantajlarından birisi olduğunu söylemiştik. Ancak gelin aile üyelerinize sağlanan fırsatlara daha detaylı bakalım.

    • Eşiniz, Amerika’da çalışma izni alabiliyor. Bu aile bütçesine katkı sağlamak veya eşinizin de kariyerine devam edebilmesini sağlayan cazip bir fırsattır.
    • 21 yaşın altındaki çocuklarınız ise ABD’de ücretsiz devlet okullarında eğitim görebiliyor.

    Kendi İşini Kurabilme ve Yönetmek

    ABD E2 vizesi başvuru sahibine Amerika’da kendi işini kurabilme yönetme hakkı tanıyor. Üstelik bu hakkın yalnızca yeni bir işletme kurmakla sınırlı kalmaması yukarıda da belirttiğimiz gibi olduğunu unutmamalısınız.

    Vizenin Sınırsız Bir Şekilde Yenilebilmesi

    E2 vizesi yenileme hakkı en dikkat çeken özelliklerinden bir diğeridir. Vize, genellikle 2 yıl süre ile veriliyor. Ancak işletmeniz faaliyetine devam edebildiği sürece yenileyebiliyorsunuz.

    Sektör Genişliği

    E2 vizesi farklı sektörlerde birçok yatırımcıya esneklik sağlayan bir vizedir. Bu durum vizeyi her türden yatırımcı için tercih edilebilir hale getiren bir özelliktir.

    • Gayrimenkul: Kiralamak için apartman kompleksleri inşa edebilir veya otel gibi işletmeleri işletebilirsiniz.
    • Restoran veya Kafe: Kalabalık lokasyonlarda restoran veya kafe gibi işletmeler tercih edebilirsiniz.
    • Danışmanlık: IT, hukuk veya finans gibi farklı alanlarda hizmetler verebilirsiniz.
    • Franchise: ABD’de hazır bir markanın adı ile işletme açabilirsiniz.

    E2 Vizesine Uygunluk Şartları

    Türk vatandaşlarının E2 vizesi alabilmesi için gereken şartları nelerdir? Hadi bakalım.

    • Türk Vatandaşı Olmak: Türkiye, ABD ile E2 anlaşması olan ülkeler arasında yer aldığı için bu vizeden yararlanabilir.
    • Geçerli ve Detaylı İş Planı Hazırlamak: İş planınızda işletme tanımı, hedefler, pazar analizi, finansal dayanaklarınız ve yatırımın detayları yer almalıdır.
    • İşletmenizde Aktif Olma: Yatırımcı, işletmenin en az %50 hissesine sahip olmalısınız ve günlük iş yönetiminde aktif olmalısınız.

    E2 Vizesi Sık Sorulan Sorular

    Yatırımımın kaynağını nasıl kanıtlarım?

    Banka dökümleri, gayrimenkul satış belgeleri, miras belgeleri ve işletme raporları ile kanıtlanabilir.

    İşletmem başarısız olursa vize statüme ne oluyor?

    İşletmeyi aktif yönetmelisiniz. Ancak başarısızlık durumunda yeni bir iş modeli geliştirebiliyor veya mevcut işletmeniz için yeni stratejiler belirleyebilirsiniz.

    E2 vizesi ile Green Card alabiliyor muyum?

    Hayır, E2 vizesi doğrudan Green Card’a geçiş sağlamaz.

    Vergi ödemeleri nasıl gerçekleşiyor?

    ABD’de elde ettiğiniz gelir üzerinden federal ve eyalet vergileri ödersiniz. Vergi danışmanı ile çalışmak faydalıdır.

    Türkiye’den aldığım kredi ile yatırım yapabiliyor muyum?

    Türkiye’de alınan krediler Amerika’da geçerli değildir; Amerika’daki mortgage veya peşin ödeme yöntemleri tercih edilmelidir.

    ABD E2 vizesi Türk yatırımcılar için öne çıkan özellikleri ile birlikte temelde bu şekildedir. Eğer siz de E2 Yatırımcı Vizesi için başvuru yapmayı planlıyorsanız bize her zaman ulaşabilirsiniz. Unutmayın, doğru adımlar atarak başarı elde edebilirsiniz.

    Yazan: Av. Asım Kılınç

  • E2 Vizesi Yenileme Başvurusu: Adım Adım Kılavuz

    E2 Vizesi Yenileme Başvurusu: Adım Adım Kılavuz

    E2 vizesi yenileme süreci dikkatli bir planlama ve detaylı bir hazırlık gerektiyor. Her adımı doğru bir şekilde takip etmek başvurunuzun sorunsuz ilerlemesi için büyük önem taşıyor. Bu nedenle bu yazımızda detaylı bir inceleme sağlayarak sizler için dikkat etmeniz noktalara değiniyoruz. Gelin E2 vizesi yenileme sürecine göz atalım.

    Adım-1: Gerekli Belgelerin Hazırlanması

    Yenileme başvurusu için en önemli aşama gerekli belgelerin eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlanmasıdır. Belgelerinizin eksik ya da yanlış olması başvurunuzun reddedilmesine neden olabiliyor. Bu sebeple her belgeyi özenle ve doğru bir şekilde hazırlamalısınız.

    Kişisel Belgeler

    • Geçerli Pasaport: Pasaportunuzun vize süresi boyunca geçerli olduğundan emin olun. Eğer süresi dolmak üzereyse, başvuru öncesinde yenileyin.
    • Mevcut E2 Vizesi: Mevcut vizenizin bir kopyası.
    • DS-160 Onay Belgesi: DS-160 formunu doldurduktan sonra alacağınız onay sayfası.
    • Vize Fotoğrafı: ABD vize standartlarına uygun biyometrik fotoğraf (genellikle 5×5 cm boyutunda).

    İşletme ile İlgili Belgeler

    • İşletmenizin aktif olduğunu gösteren vergi beyannameleri (son 2-3 yıl).
    • Banka hesap dökümleri, gelir ve gider raporları.
    • İstihdam belgeleri, çalışan maaş bordroları ve sözleşmeler.
    • Kira kontratları, işletme ile ilgili anlaşmalar.
    • İşletme faaliyetlerini kanıtlayan fatura ve sözleşme örnekleri.

    Dikkat! Eğer belgeleriniz Türkçe ise bunları yeminli bir tercümana çevirttirmeniz gerekiyor. Ancak burada özellikle tercüme edilen belgenizlere noter tasdiki yaptırmanız tavsiye ediliyor.

    Adım-2: DS-160 Formunun Doldurulması

    DS-160 formu, ABD vizesi için gerekli olan temel bir başvuru formudur. Bu form, tüm kişisel bilgilerinizi ve başvuru detaylarınızı içerir.

    • DS-160 formuna ABD Konsolosluğu’nun resmi web sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.
    • Adınız, soyadınız gibi kişisel bilgilerinizi girmelisiniz.
    • Vize türü olarak “E2 – Treaty Investor” seçeneğini işaretlemelisiniz.
    • İşletmenizin adı, faaliyet alanı gibi detayları da bu forma eklemeniz gerekiyor.
    • ABD’ye daha önce yaptığınız seyahatlere dair bilgileri de eklemelisiniz.
    • ABD’deki ikametgah adresiniz ve iletişim bilgileriniz de bu formda doldurulması zorunlu alanlardan biridir.
    • Formu doldurup, onayladıktan sonra “onay sayfasını” yazdırmalısınız.

    Adım-3: Konsolosluk Randevusu Alınması

    E2 vizesi yenileme başvurusunun bir parçası da ABD Konsolosluğu’ndan randevu almak. Konsolosluk görüşmeniz, yenileme sürecinin en önemli aşamalarından biridir.

    • ABD Konsolosluğu’nun resmi web sitesi üzerinden randevu alabiliyorsunuz.
    • Ödeme dekont numaranız ile giriş yaparak, randevu tarihini ve saatini seçebilirsiniz.
    • Randevunuzun detaylarını içeren onay belgesini çıktı olarak almalısınız.
    • Görüşmeye giderken tüm belgelerinizi yanınızda bulundurun.
    • Randevu saatinizden en az 15 dakika önce konsoloslukta olmaya çalışın.
    • Elektronik cihazlar ve kişisel eşyaların konsolosluğa alınmadığını unutmayın.

    Adım-5: Görüşmeye Hazırlık

    Konsolosluk görüşmesi başvurunuzun en son ama en kritik aşamasıdır. Görüşme sırasında E2 vizesine neden hak kazandığınızı net ve ikna edici bir şekilde açıklamanız bekleniyor. Bu nedenle başvurunuzu daha güçlü bir hale getirmek için önerilerimiz şunlardır:

    1. Belgelerinizi düzenli ve erişilebilir bir şekilde sunun.
    2. İşletmenizin başarılarını ve katkılarını vurgulayan istatistikler ve belgeler sunun.
    3. Sorulara net ve tutarlı yanıtlar verin. Gereksiz detay vermekten sakının.
    4. Görüşme sırasında profesyonel ve özgüvenli bir duruş sergileyin.

    E2 Vizesi Yenilme ve Uzatma: Farkı Nedir?

    E2 vizesi ile ilgili süreçlerde sıkça karşılaştığımız karışıklık uzatma (extension) ve yenileme renewal) kavramlarının karıştırılmasıdır. Bu iki işlem benzer gibi görünse de aslında belirgin farklılıklara sahiptir.

    E2 Vizesi Uzatma (Extension)

    • Uzatma işlemi, halihazırda ABD içinde bulunan ve vize süresi dolmak üzere olan kişilerin, ABD’den ayrılmadan vize sürelerini uzatmak için başvurdukları bir yöntemdir.
    • Uzatma başvurusu, ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri’ne (USCIS) yapılıyor. Bu durumda, vize sahibinin ABD dışına çıkmasına gerek kalmaz.
    • Uzatma işlemi sonucunda size yeni bir vize verilmez; bunun yerine ABD’de kalmaya devam etmeniz için bir onay belgesi (I-797 formu) sağlanır. Ancak bu belge ile ABD dışına çıkarsanız, tekrar giriş yapabilmek için vizenizi yenilemeniz gerekir.

    E2 Vizesi Yenileme (Renewal)

    • Yenileme işlemi, vize süresi dolduktan sonra tekrar bir vize alabilmek için yapılır. Bu işlem, genellikle ABD dışındaki bir ABD konsolosluğunda gerçekleştiriliyor.
    • Yenileme sürecinde, işletmenizin ve yatırımınızın yeniden değerlendirilmesi yapılıyor. Başvurunuz onaylandığında pasaportunuza yeni bir vize damgası eklenir.
    • Bu işlem, ABD dışına çıkmak isteyen veya zaten yurtdışında bulunan kişilerin kullanması gereken yöntemdir.

    Sıkça Sorulan Sorular

    E2 vizesi yenileme başvurusunu ne zaman yapmalıyım?

    Vizenizin süresi dolmadan en az 90 gün önce yenileme başvurusunda bulunmanız tavsiye ediliyor.

    E2 vizesi yenileme işlemi ne kadar sürer?

    Konsoloslukta yapılan yenileme başvurularının sonuçlanması genellikle 2-6 hafta arasında değişir.

    Belgelerimde eksiklik olursa ne olur?

    Belgelerde eksiklik olması durumunda konsolosluk veya USCIS sizden ek belge talebinde bulunabiliyor. Bu, sürecin uzamasına neden olabiliyor.

    İşletmemin gelirleri düşükse E2 vizesi yenileme başvurum reddediliyor mu?

    Evet, işletmenizin yalnızca sizin ve ailenizin geçimini sağlaması (marginal enterprise) durumunda başvurunuz reddedilebiliyor.

    ABD’den çıkmadan E2 vizesini yenileyebiliyor muyum?

    Evet, ABD’den çıkmadan vize sürenizi uzatabilirsiniz. Ancak bu işlem “statü uzatma” (extension) olarak adlandırılıyor ve ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri’ne (USCIS) yapılıyor.

    Yenileme başvurusu sırasında aile üyelerim de benimle birlikte başvuru yapabiliyor mu?

    Evet, E2 vizesine sahip kişinin eşi ve 21 yaşından küçük çocukları da vize yenileme başvurusunda bulunabiliyor.

    E2 vizesi ne kadar süreyle yenilenebiliyor?

    E2 vizesi, şartlar karşılandığı sürece sınırsız kez yenilenebiliyor.

    Türkiye dışındaki bir ülkeden E2 vizesi yenileme başvurusu yapabiliyor muyum?

    Evet, başka bir ülkedeki ABD konsolosluğundan da yenileme başvurusu yapabilirsiniz.

    Konsolosluk görüşmesinde hangi sorular sorulabilir?

    İşletmenizin ABD ekonomisine katkısı nedir?
    İşletmeniz hangi sektörde faaliyet gösteriyor?
    ABD’de işletmeyi yönetirken günlük rolleriniz nelerdir?
    İşletmenizin finansal durumu ve büyüme planları hakkında bilgi verin.

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • Türkler için Amerika’da Ev Satın Alma Rehberi

    Türkler için Amerika’da Ev Satın Alma Rehberi

    Amerika güçlü ekonomisi, istikrarlı gayrimenkul piyasası ve yüksek kira getirisi potansiyeliyle yatırımcıların ve ev sahibi olmak isteyenlerin ilgisini çekiyor. Türkler için de Amerika’da ev satın alma; döviz bazlı kazanç, yaşam kalitesi, eğitim olanakları ve çalışma fırsatları açısından avantajlar sağlıyor.

    Bu rehberimizde Amerika’da ev satın alma avantajlarından başlayarak, ev alım sürecinin aşamalarını inceleyeceğiz.

    Amerika’da Ev Satın Alma: Avantajları

    • Kira Geliri: Amerika’nın büyük şehirlerinde (Örneğin: New York, Los Angeles, Miami) evler genellikle daha yüksek gelir sağlar.
    • Sermaye Artışı (Capital Appreciation): Emlak fiyatları, istikrarlı ekonomik büyüme nedeniyle zamanla artış gösterir.
    • Güçlü Ekonomi: ABD, dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahiptir. Bu da gayrimenkul piyasasında güven anlamına gelir.
    • Şeffaf Piyasa: İşlemler ve süreçler düzenli ve açık olduğundan dolayı riskler daha iyi yönetilebilir.
    • Eğitim Fırsatları: Amerika, dünyanın önde gelen eğitim kurumlarına ev sahipliği yapar.
    • Çalışma Fırsatları: Amerika’da iş kurma imkanları mevcuttur.

    Amerika’da Ev Satın Alma Süreci: Adım Adım

    ABD’de ev satın almak belirli bir düzen içerisinde gerçekleşir. Bu süreci başarılı tamamlamak için adımları dikkatle takip etmelisiniz. Böylece hem sürecin gerekliliklerini hem de nelerle karşılaşabileceğinizi daha iyi tespit edebilirsiniz.

    İhtiyaç ve Bütçe Belirleme

    Ev satın almanın ilk ve en önemli adımı, ihtiyaçlarını ve bütçenizi net bir şekilde belirlemek. Öncelikle ev satın alma ihtiyacınız nedir?

    • Yaşam Amaçlı mı? (primary residence)
    • Yatırım Amaçlı mı? (investment property)

    Bununla beraber bütçeniz nedir? Ancak burada yalnızca ev fiyatına göre bütçenizi belirlememelisiniz. Ek masrafları da düşünmelisiniz:

    • Kapanış Masrafları (closing costs – satışın tamamlanması için ödenen ek ücretler, genellikle ev fiyatının %2-5’i)
    • Emlak Vergisi (property tax – yerel yönetim tarafından ödenen vergi)
    • Sigorta ve Bakım Giderleri

    Bölge ve Emlak Araştırması

    ABD’de doğru bölgeyi seçmeniz son derece önemlidir. Bu sayede hem yatırımınızın geleceği hem yaşam kalitenizi daha garantiye alabilirsiniz.

    • Popüler Şehirler: Miami, New York, Los Angeles gibi büyük metropoller yüksek kira getirisi ve değer artışı sunar.
    • Gelişmekte Olan Bölgeler: Austin, Nashville gibi şehirlerde uygun fiyatlı mülkler ve yükselen pazar potansiyeli bulunur.

    Bölge seçimi kadar kritik öneme sahip olan bir diğer konu ise emlak türünün seçimidir:

    • Apartman Dairesi: Şehir merkezlerine yakın, uygun fiyatlı seçenekler.
    • Müstakil Ev: Aile yaşamı ve uzun vadede değer artışı için ideal.
    • Ticari Gayrimenkul: Ofis veya dükkan gibi, kira getirisi yüksek ancak yönetimi daha karmaşık olabiliyor.

    Online platformlar ,(Örneğin: Zillow, Realtor, Redfin vb.) Amerika’da ev fiyatları, geçmiş satış verileri, sanal turlar gibi bilgileri sunuyorlar.

    Finansman Sağlama

    • Peşin Alım: Yeterli birikiminiz varsa hızlı ve kolay işlem yapabilirsiniz.
    • Mortgage: Amerika’da yabancı yatırımcılar da mortgage alabiliyor. Ancak daha yüksek peşinat (%30-40) ve faiz oranları (%5-8) uygulanabiliyor.
    • Gerekli Belgeler: Türkiye’den gelir belgeleri (maaş bordrosu, vergi beyannameleri) banka hesap dökümleri ve kimlik.

    Satın Alma Teklifi ve Pazarlık

    • Teklif Mektubu (Offer Letter): Evi satın almak istediğiniz rekabetçi bir teklif hazırlamalısınız.
    • Pazarlık Süreci: Emlak danışmanız size fiyat üzerinde pazarlık yapmanız konusunda yardımcı olur.

    Ev İncelemesi, Sözleşme ve Kapanış

    Profesyonel bir uzman ile evin incelemesini sağlayabilirsiniz. Burada evin yapısal, elektrik ve tesisatı gibi durumları kontrol ettirebilirsiniz. İnceleme sonucunda da tespit edilen sorunlar için yeniden pazarlık yapabiliyorsunuz.

    • Sözleşme: Avukat yardımı ile satış sözleşmesini dikkatle incelemelisiniz. Burada satış fiyatı, kapanış masrafları ve diğer şartlar yer alıyor.
    • Kapanış: Kapanış masrafları genellikle ev fiyatının %2-5’i arasındadır. Burada da tapu ücreti, emlak vergisi, avukat ücreti gibi giderler yer alıyor.

    Realtor (Gayrimenkul Danışmanı) ile Çalışmanın Önemi

    • Profesyonel Rehberlik: Bölgesel piyasa bilgisi, evin gerçek değerinin belirlenmesi ve doğru evin bulunması konularında destek sağlar.
    • Pazarlık ve Hukuki Destek: Satıcıyla pazarlık yapar, yasal belgelerin düzenlenmesinde ve tapu işlemlerinde size yardımcı olur.
    • Zaman ve İş Yükünden Tasarruf: İhtiyaçlarınıza uygun evleri filtreler ve size sunar.

    Realtor Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

    • Lisans ve Deneyim: İlgili eyalette lisanslı (officially licensed) ve deneyimli olması gerekir.
    • Dürüstlük ve Şeffaflık: Size açık, net bilgi veren ve referansları olumlu olan danışmanı tercih edin.

    Amerika’da Ev Satın Alma ile İlgili Sık Sorulan Sorular (SSS)

    Amerika’da ev satın almak için oturma izni gerekir mi?

    Hayır, yabancı vatandaşlar Amerika’da ev satın alabilir ancak bu otomatik olarak oturma izni sağlamıyor.

    Minimum ev fiyatı nedir?

    Şehir ve bölgeye bağlı olarak değişir; küçük şehirlerde $150,000–$200,000, büyük metropollerde ise $500,000 ve üzeri evler bulunabiliyor.

    Mortgage almak için kredi geçmişim olmalı mı?

    Amerika’da kredi geçmişiniz yoksa, Türkiye’den gelir belgelerinizle başvuru yapabilirsiniz; ancak daha yüksek peşinat ve faiz oranları söz konusu olabiliyor.

    Evin fiyatına ek olarak hangi masraflar vardır?

    Kapanış masrafları (closing costs), emlak vergisi (property tax), sigorta ve bakım masrafları gibi ek giderler bulunur.

    Türkiye’den aldığım kredi ile Amerika’da ev alabilir miyim?

    Hayır, Türkiye’de alınan krediler Amerika’da geçerli değildir; Amerika’da mortgage veya peşin ödeme seçeneklerini değerlendirin.

    Evi kiraya vermek zor mudur?

    Profesyonel mülk yönetim şirketleri ile çalışarak, kiracıyı bulma, kira tahsilatı ve bakım konularında destek alabilirsiniz.

    Amerika’da mülk sahibi olmanın vergisel yükümlülükleri nelerdir?

    Emlak vergisi, kira gelir vergisi gibi yükümlülükler bulunur; çifte vergilendirme anlaşması sayesinde aynı gelir için iki kez vergi ödemezsiniz.

    Ev satın almak Green Card (oturma izni) almamı sağlar mı?

    Tek başına ev satın almak oturma izni sağlamaz; ancak büyük yatırım ve EB-5 gibi programlarla bu mümkün olabiliyor.

    Türkiye’den Amerika’ya para transferi nasıl yapılır?

    Banka havalesi veya Wise, Revolut gibi dijital ödeme platformları kullanılarak gerçekleştiriliyor; transfer ücretleri ve döviz kurları göz önünde bulundurulmalıdır.

    Kısa dönem kiralama (Airbnb) mümkün müdür?

    Evet, ancak yerel düzenlemeleri kontrol etmek gerekir.

    Ev sahibi olduktan sonra sigorta yaptırmak zorunlu mudur?

    Mortgage kullanıyorsanız zorunludur; aksi halde risklere karşı sigorta yaptırmanız tavsiye ediliyor.

    Amerika’da yatırım için en iyi şehirler hangileridir?

    Yatırım amaçlı: Miami, New York, Los Angeles; değer artışı için: Austin, Phoenix, Nashville; uygun fiyatlı seçenekler için: Dallas, Houston, Indianapolis.

    Birden fazla mülk sahibi olabilir miyim?

    Evet, ancak her mülk için vergisel ve yasal yükümlülüklerinizi yerine getirmeniz gerekir.

    Her aşamada net bilgi, şeffaflık ve dikkatli planlama, sizin için en doğru kararı vermenizi sağlayacaktır. Amerika’da ev satın alma süreçleri hakkında daha fazla sorunuz varsa bizlerle web sitemiz üzerinde iletişime geçebilirsiniz.

    Yazan: Av. Asım Kılınç

  • J1 Vizesi Hakkında Kapsamlı Rehber

    J1 Vizesi Hakkında Kapsamlı Rehber

    J1 vizesi ABD’de kültürel değişim programlarına katılmak isteyen bireyler için önemli bir fırsattır. Eğitim, araştırma veya profesyonel deneyim kazanmak amacıyla birçok farklı sektördeki kişilere kapı açan bu vize uluslararası deneyim kazanmak isteyenler için değerli bir adım olabilir.

    Ancak J1 vizesi başvuru süreci karmaşık ve detaylı bir yolculuk gerektirir. Bu blog yazısında J1 vizesi için başvuru sürecini adım adım açıklayacağız ve tüm önemli detayları net bir şekilde sunacağız. Amacımız, süreci daha anlaşılır ve yönetilebilir kılmak, böylece başvurunuzu başarılı bir şekilde tamamlamanıza yardımcı olmaktır.

    J1 Vizesi Nedir?

    Bu vize, Amerika’da bir değişim programına katılmayı hayal edenler için harika bir fırsat. J1 vizesi ABD hükümetinin kültürel alışverişi teşvik etmek ve uluslararası bağları güçlendirmek amacıyla oluşturduğu özel bir program. Kısacası J1 vizesiyle ABD’de belirli bir süre yaşayabilir, çalışabilir veya eğitim alabilirsiniz.

    Aslında J1 vizesini, “Exchange Visitor Visa” yani değişim ziyaretçisi vizesi olarak da duyabilirsiniz. Bu vizeyi genelde eğitim, iş veya kültürel değişim programlarıyla ilgilenenler tercih etmektedir. Amaç, sadece kişisel ve mesleki gelişiminizi desteklemek değil; aynı zamanda farklı kültürler arasında anlayışı ve bağı güçlendirmek.

    J1 Vizesine Kimler Başvurabilirmektedir?

    Bu vize aşağıdaki profillere hitap eder:

    • Üniversite öğrencileri ve mezunlar: Eğitimlerini veya iş deneyimlerini ABD’de ilerletmek isteyenler.
    • Akademisyenler ve araştırmacılar: ABD’deki üniversitelerde veya araştırma kuruluşlarında projeler üzerinde çalışmak isteyenler.
    • Meslek profesyonelleri: Kendi alanlarında uzmanlık kazanmaya yönelik programlara katılmak isteyenler.
    • Genç bireyler: Özellikle Work and Travel gibi programlarla kısa süreli iş deneyimi yaşamak isteyenler.

    J1 Vizesi Program Türleri

    J1 vizesi oldukça geniş bir kapsama sahiptir ve katılımcının programına bağlı olarak farklı türlere ayrılmıştır. İşte en yaygın J1 vizesi türleri:

    1. Work and Travel Programı
      Üniversite öğrencilerine yönelik olan bu programda, öğrenciler ABD’de çalışarak dil becerilerini geliştirir ve kültürel deneyim kazanır. Çalışmalar genellikle restoran, otel veya eğlence parklarında yapılmaktadır.
    2. Stajyer (Intern) Programı
      Genç profesyonellerin ABD’deki şirketlerde staj yaparak mesleki becerilerini geliştirmelerini sağlar. Bu program eğitimden mezun olduktan sonra 12-18 ay sürebilmektedir.
    3. Araştırmacı (Research Scholar)
      Akademisyenler ve araştırmacılar, ABD’deki üniversite veya araştırma kuruluşlarında belirli projelerde çalışabilir. Program süresi birkaç aydan birkaç yıla kadar değişebilmektedir.
    4. Öğretmen (Teacher)
      Öğretmenler, ABD okullarında ders vermek için bu vizeyi alabilmektedir. Katılımcılar, kendi ülkelerindeki eğitim sistemlerini ABD’deki sistemle karşılaştırarak deneyim kazanırlar.
    5. Diğer Türler
    • Au Pair: ABD’de bir ailenin yanında çocuk bakımı yaparken eğitim alır.
    • Camp Counselor: Yaz kamplarında danışmanlık yapar.
    • Tıp Stajyerleri: Tıp eğitimi almak isteyenler için uygundur.

    Sponsor Kuruluşlarla İş Birliği

    J1 vizesine başvurmanın temel adımlarından biri, bir sponsor kuruluş ile iş birliği yapmaktır. Sponsor kuruluşlar, ABD hükümeti tarafından onaylıdır ve J1 vizesi programlarının düzenlenmesinde kritik bir rol oynar.

    Sponsor Kuruluş Nedir?

    Sponsorlar, değişim programlarının düzenlenmesini, katılımcıların uygunluğunun değerlendirilmesini ve DS-2019 formunun hazırlanmasını sağlar. Bu kuruluşlar olmadan J1 vizesine başvurmanız mümkün değildir.

    Nasıl Bulunur?

    • ABD hükümetinin onaylı sponsor kuruluşlar listesine göz atabilirsiniz. Bu liste genellikle ABD Dışişleri Bakanlığı’nın web sitesinde bulunmaktadır.
    • Türkiye’deki danışmanlık firmaları veya üniversiteler aracılığıyla güvenilir sponsor kuruluşlara ulaşabilirsiniz.

    Sponsor Kuruluşun Rolü:

    • Sizi program türüne göre değerlendirir ve uygun bir programa yerleştirir.
    • Dil yeterliliğinizi test eder.
    • DS-2019 formunu sağlar, bu form J1 vizesi için en önemli belgelerden biridir.
    • ABD’de program boyunca rehberlik eder ve karşılaşabileceğiniz sorunlara çözüm bulmanıza yardımcı olur.

    Sponsor Kuruluşla Çalışırken Dikkat Edilmesi Gerekenler:

    • Yalnızca ABD hükümeti tarafından yetkilendirilmiş sponsorlarla çalıştığınızdan emin olun.
    • Ücretlendirme politikalarını dikkatle inceleyin; bazı sponsor kuruluşlar ek masraflar talep edebilmektedir.
    • Sözleşmeyi dikkatlice okuyarak yükümlülüklerinizi ve haklarınızı anlayın.

    Gerekli Belgeler

    Mülakata gitmeden önce tüm belgelerinizin eksiksiz ve düzenli olduğundan emin olmalısınız.Y ani, belgelerinizi dikkatli bir şekilde hazırlarsanız, mülakat sırasında herhangi bir aksilik yaşamazsınız. İşte yanınızda bulundurmanız gereken belgeler:

    • DS-2019 Formu
    • DS-160 Onay Sayfası
    • Pasaport
    • Fotoğraf
    • SEVIS Ücreti Dekontu
    • Eğitim ve Mesleki Belgeler: Transkript, diploma, öğrenci belgesi gibi belgelerinizi düzenli bir şekilde hazırlayın.
    • Sağlık Sigortası Poliçesi
    • Finansal Belgeler: Sponsorunuzun sağladığı finansal desteği gösteren belgeler ya da kendi birikimlerinizi kanıtlayan dokümanları hazırlayın.
    • Referans Mektupları

    Belgelerinizi bir dosya içinde düzenli bir şekilde taşıyın. Konsolosluk görevlisi, bu belgelerin hepsini istemeyebilir, ancak gerekirse elinizin altında bulunması önemlidir.

    Başvuru Süreci: Adım Adım Rehber

    J1 vizesi başvuru süreci adım adım takip edilmesi gereken bir süreçtir. Bu rehberde her bir adımı detaylıca açıklayarak başvuru sırasında karşılaşabileceğiniz tüm detaylara değineceğim. Bu süreç karmaşık görünebilmektedir ancak doğru bilgiyle ve düzenli bir şekilde hareket ederseniz başvurunuzu başarıyla tamamlayabilirsiniz.

    1. Adım: Sponsor Kuruluş Bulmak

    • Sponsor Kuruluşun Önemi: J1 vizesi başvurusu için ABD hükümeti tarafından onaylı bir sponsor kuruluş gereklidir.
    • Sponsor Bulma: ABD Dışişleri Bakanlığı’nın web sitesi, danışmanlık firmaları ve referanslar ile sponsor bulabilirsiniz.
    • Dikkat Edilecekler: Resmi onay, program ücretleri ve hizmetler hakkında bilgi alın.

    2. Adım: Sponsor Kuruluşun Gerekliliklerini Yerine Getirmek

    • Gerekli Belgeler: Pasaport, eğitim belgeleri, dil yeterliliği, sağlık sigortası.
    • Mülakat ve Ücret Ödemesi: Sponsor, mülakat yapabilir ve SEVIS ücreti ile program ücretini talep edebilir.

    3. Adım: DS-2019 Formunun Temin Edilmesi

    • Formun İçeriği: Kişisel bilgiler, program süresi, sponsor bilgileri.
    • Teslimat: Sponsor tarafından fiziksel olarak sağlanır.

    4. Adım: ABD Konsolosluğu’na Başvuru

    • DS-160 Formu: Çevrimiçi doldurulmalı ve yazdırılmalıdır.
    • Vize Ücretleri: SEVIS (220 USD) ve Konsolosluk (160 USD) ücretleri ödenir.
    • Randevu ve Mülakat: Konsolosluk üzerinden randevu alınmalı, mülakata uygun belgelerle gidilmelidir.

    5. Adım: Mülakata Hazırlık

    • Yaygın Sorular: “Neden bu programa katılmak istiyorsunuz?” “Program sonrası planlarınız nelerdir?”
    • İpuçları: Kısa, net ve güvenli cevaplar verin, profesyonel bir tavır sergileyin.

    J1 Vizesinin Avantajları

    1. Uluslararası Deneyim:
      J1 vizesiyle ABD’de bulunmak, hem kişisel hem de profesyonel açıdan size eşsiz bir uluslararası deneyim sunar. Ayrıca, yeni bir kültürle tanışmak, dil becerilerinizi geliştirmek ve global bir bakış açısı kazanmak bu vizenin en büyük avantajlarındandır.
    2. Kariyer Fırsatları:
      Özellikle staj ve araştırma programları, kariyerinizde büyük bir adım atmanıza yardımcı olur. ABD’de edineceğiniz iş deneyimi ve bağlantılar, gelecekteki kariyer hedefleriniz için önemli bir avantaj sağlar.
    3. Kültürel Değişim:
      J1 vizesi, ABD kültürünü deneyimlemenin yanı sıra kendi kültürünüzü de tanıtmanıza olanak tanır. Bu süreç, hem profesyonel hem de kişisel ilişkilerinizi geliştirir.
    4. Esneklik:
      J1 vizesiyle hem çalışabilirsiniz hem de seyahat edebilirsiniz. Programın türüne bağlı olarak, ABD’yi keşfetme ve farklı şehirleri gezme fırsatı bulabilirsiniz.

    J1 vizesi başvuru süreci, dikkatli planlama ve düzenli bir şekilde ilerleme gerektiren bir yolculuktur. Bu rehberde adım adım süreçleri inceledik, ancak unutmayın ki her adımda doğru bilgi ve hazırlık çok önemlidir.

    Sürecin her adımını takip ederek ve gerekli tüm belgeleri eksiksiz sağlayarak, J1 vizesi için başvurunuzu güvenle tamamlayabilirsiniz. Eğer profesyonel destek almak isterseniz bizim ile web sitemiz üzerinden iletişime geçebilirsiniz. Başarılar dileriz!

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • E1, E2 ve L1 Vizeleri Mülakatlarına Hazırlık

    E1, E2 ve L1 Vizeleri Mülakatlarına Hazırlık

    ABD’de iş, yatırım ve ticaret amacıyla bulunmak isteyen Türk vatandaşları için E1, E2 ve L1 vizeleri fırsatlar sunuyor. Ancak bu vizelerin onaylanabilmesi için başarılı bir mülakat şart! İşte mülakatlar hakkında bilmeniz gerekenleri bu yazımızda sizler için hazırladık.

    E1, E2 ve L1 Vizeleri: Temel Şartları

    Öncelikle E1, E2 ve L1 vizeleri hakkında bilgi edinmelisiniz. Vizelerin her birinin farkı tanımları ve şartları vardır. Bu nedenle sizin için uygun olan vizeye başvurmanız son derece önemlidir.

    E1 Vizesi: Uluslararası Ticaretin Anahtarı

    E1 vizesi, ABD ile ülkeniz arasındaki ticaretin %50’den fazlasının gerçekleştiğini kanıtlayarak uluslararası ticaret yapan bireyler için tasarlanmıştır. Ticarette yalnızca mal alışverişi değil, hizmet, teknoloji transferi ve turizm gibi alanlar da dahildir. Bu vizenin temel şartları ise şu şekildedir:

    • Ticari faaliyetlerinizi düzenli ve sürekli belgeleyebilmeniz (faturalar, müşteri listeleri, ticaret raporları vb.).
    • Şirketinizin yasal zemine oturduğunu gösteren vergi beyannameleri, ticari ruhsatlar ve resmi belgeler.

    E2 Vizesi: Yatırımcıların Tercihi

    E2 vizesi, ABD’de aktif bir iş girişimi oluşturmak veya var olan bir işe yatırım yapmak isteyen yatırımcılara yöneliktir. Yatırımınızın, sadece pasif değil, ekonomik katkı sağlayan ve istihdam yaratan bir işletme olduğunu kanıtlamanız gerekir. Temel şartlarına bakacak olursak şu şekildedir:

    • Yatırım miktarının işinizi aktif olarak yürütecek düzeyde olması (genellikle 100.000 USD ve üzeri yatırım).
    • Yatırım için kullandığınız fonların yasal olduğunu banka dekontları, vergi beyannameleri gibi belgelerle kanıtlayabilmektir.
    • Detaylı ve inandırıcı bir iş planı sunmaktır.
    • İşin yönetiminde ve günlük operasyonlarda aktif rol almak.

    L1 Vizesi: Şirket İçi Transferin Avantajları

    L1 vizesi, ABD’de şubesi bulunan ya da yeni bir ofis açmayı planlayan uluslararası şirketlerin, mevcut çalışanlarını ABD’ye transfer edebilmesine olanak tanır. İki alt kategoriye ayrılıyor:

    • L1A (Yönetici ve Üst Düzey Yöneticiler): Şirketinizin yönetiminde karar alma yetkisi bulunan kişilerin transferini kapsar.
    • L1B (Uzmanlık Gerektiren Çalışanlar): Şirketinizin özel uzmanlık bilgisini ABD operasyonlarına aktarmak üzere transfer edilecek çalışanlara yöneliktir.

    L1 vizesinin de başvurmadan önce bilmeniz gereken temel şartları şunlardır:

    • Şirketinizin ABD’deki şubesi veya yeni açılacak ofis ile yurtdışındaki ana şirket arasında açık bir bağlantı bulunması gerekiyor.
    • Transfer edilecek kişinin, Türkiye’de en az bir yıl süreyle tam zamanlı çalışmış olması ve pozisyonunun ABD’de benzer bir rolde devam edeceğini kanıtlaması gerekiyor.

    E1, E2 ve L1 Vizeleri için Başvuru Süreci

    Vize TürüGereken Belgeler
    E1 vizesiTicaret faturaları, müşteri listeleri, vergi beyannameleri.
    E2 vizesiİş planı, yatırım sözleşmeleri, banka dekontları.
    L1 vizesiŞirket yapısı, pozisyon tanımı, iş rolünü gösteren belgeler.

    DS-160 Formunun Doldurulması:

    • Kişisel bilgilerinizi, seyahat planınızı ve vize başvurunuzun amacını eksiksiz ve doğru girin.
    • DS-160 onay sayfasını yazdırarak mülakat günü yanınızda bulundurun.

    Mülakat Ücreti ve Randevu:

    • Vize başvuru ücreti ödemenizi tamamlayın ve ödeme dekontunuzu saklayın.
    • Çevrimiçi sistem üzerinden randevu tarihi belirleyin; randevu detaylarını yazdırarak saklayın.

    Mülakatlar Sırasında Sorulabilecek Güncel Sorular

    E1, E2 ve L1 vizeleri kendi içlerinde farklı sorgulamalara sahiptir. Bu sebeple her vizenin mülakat soru ve cevaplarına kendi özelinde hazırlanmanız gerekiyor. Gelin birlikte vizelere göre sorulara nasıl yanıtlar vermeniz gerektiğini inceleyelim.

    Genel Sorular

    • Neden ABD’ye gitmek istiyorsunuz?
      • E1 Vizesi için Örnek Yanıt: “ABD ile Türkiye arasındaki ticaretimi genişletmek ve yeni müşteri ilişkileri kurmak için seyahat ediyorum.”
      • E2 Vizesi için Örnek Yanıt: “ABD’de aktif bir iş girişimi başlatmak ve yönetmek için gerekli yatırımı gerçekleştirdim.”
      • E2 Vizesi için Örnek Yanıt: “Şirketimin ABD’deki şubesine transfer edilerek yönetim ve uzmanlık katkısı sağlayacağım.”
    • Seyahatinizin amacı nedir?

    “Ticari faaliyetlerimi (ya da iş girişimimi) aktif olarak yürütmek, ABD pazarındaki fırsatları değerlendirmek ve şirketimin büyümesine katkıda bulunmak.”

    • ABD’de nerede kalacaksınız?

    “ABD’de şirketimin düzenlediği konaklama tesisinde (veya kiraladığım dairede) kalmayı planlıyorum.”

    • Seyahatinizi nasıl finanse edeceksiniz?

    “Seyahat ve konaklama masraflarım, yatırımı gerçekleştirdiğim iş planım kapsamında tarafımdan karşılanacaktır. Gerekli banka dökümleri ve finansal belgeler yanımda mevcut.”

    Kişisel Sorular

    • Sabıka kaydınız var mı?

    “Hayır, sabıka kaydım bulunmamaktadır.”

    • Daha önce herhangi bir göçmenlik ihlali yaptınız mı?

    “Hayır, daha önce göçmenlik ihlali yapmadım.” (Geçmişte ihlal varsa dürüstçe açıklayarak, hatanın tekrarlanmayacağını vurgulayın.)

    • Aileniz sizinle birlikte ABD’ye gidecek mi?

    “Evet, eşim ve çocuklarım da benimle birlikte seyahat edecekler; onların vize süreçleri de tamamlandı.”

    • ABD’ye kalıcı olarak yerleşmeyi düşünüyor musunuz?

    “Hayır, vize sürem dolduğunda ülkemize dönmeyi planlıyorum. (Kalıcı yerleşim niyetiniz olmadığını vurgulayın.)

    Vizelere Özgü Sorular

    E1 Vizesi için:

    • ABD ile ticari ilişkilerinizin detaylarını anlatır mısınız?

    “Şirketimiz, ABD’ye yıllık 1 milyon dolarlık ürün ihraç etmekte; ticaret hacmimiz, toplam ticaretimizin %65’ini oluşturmaktadır. Faturalar ve müşteri raporlarıyla bu durumu kanıtlıyoruz.”

    E2 Vizesi için:

    • Yatırım yaptığınız işin detayları nelerdir?

    “ABD’de açacağım restoran/start-up, yerel istihdam yaratacak ve bölge ekonomisine katkı sağlayacaktır. Yatırımım, banka dekontları ve iş planım ile belgelenmiştir.”

    L1 Vizesi için:

    • Şirketinizdeki mevcut rolünüz ve ABD’de üstleneceğiniz görevler nelerdir?

    “Şirketimizin yöneticisi olarak, ABD şubesinde bütçe yönetimi, stratejik karar alma ve ekip koordinasyonu gibi sorumluluklarım bulunuyor. Bu rol, yalnızca benim uzmanlığımın getireceği katkı ile mümkün.”

    Amerika’ya iş, yatırım veya ticaret amacıyla gitmek kariyerinizde ve iş dünyasında büyük adımlar atmanıza yardımcı olur. Ancak E1, E2 ve L1 vizeleri mülakat süreçleri için özenle hazırlanmalısınız. Bu rehberimizle birlikte aldığımız ve merak ettiğiniz konulara değinmeye çalıştık. Fakat yine de daha detaylı sorularınız için bize her zaman web sitemizden ulaşabilirsiniz.

    Yazan: Av. Ergül Çeliksoy

  • SEVIS Ücreti Hakkında Adım Adım Rehber

    SEVIS Ücreti Hakkında Adım Adım Rehber

    ABD’de eğitim almak veya değişim programına katılmak isteyen herkesin karşılaşacağı en önemli adımlardan biri SEVIS (Student and Exchange Visitor Information System) ücretini ödemektir. SEVIS ücreti, vize sürecinizin resmi bir parçasıdır ve eksiksiz ve doğru bir şekilde tamamlanması gerekir. SEVIS ücretinin ne olduğunu, nasıl ödendiğini ve sürecin her aşamasında nelere dikkat etmeniz gerektiğini adım adım ele alacağımız bu rehberde, ödeme sürecini kolayca tamamlamanızı sağlayacak tüm önemli bilgileri bulacaksınız.

    Tanımı ve Amacı

    SEVIS (Student and Exchange Visitor Information System), ABD’ye eğitim veya değişim programı için gelen uluslararası öğrencilerin ve ziyaretçilerin bilgilerini kaydeden ve izleyen bir sistemdir. Bu sistem, ABD hükümetinin ülkeye gelen öğrenciler ve değişim katılımcıları hakkında güncel bilgi edinmesini sağlar. 

    SEVIS ücreti, bu sistemin işleyişini finanse etmek için alınır. Eğitim veya değişim programı süresince SEVIS kaydınız aktif tutulur ve öğrenci statüsündeki değişiklikler (okul değişikliği, mezuniyet vb.) bu sistem üzerinden bildirilir. Bu nedenle, SEVIS kaydınızın doğru ve ücretin zamanında ödenmesi önemlidir.

    Kimlerin SEVIS Ücreti Ödemesi Gerektiği

    ABD’de öğrenci veya değişim ziyaretçisi olarak bulunmak isteyen herkesin SEVIS ücreti ödemesi gerekmiyor. Bu durum yalnızca belirli vize kategorilerine başvuran bireyleri kapsıyor. Eğer aşağıdaki vizelerden birine başvurmayı düşünüyorsanız, SEVIS ücreti ödemeniz zorunludur:

    • F-1 Vizesi: Akademik programlar (lisans, yüksek lisans, dil okulları) için başvurulması gereken vize türüdür.
    • M-1 Vizesi: Mesleki ve teknik eğitim programları (örneğin, aşçılık veya teknik kurslar) için gereklidir.
    • J-1 Vizesi: Değişim programlarına katılanlar (au pair, stajyer, öğretmen, araştırmacı vb.) için gereklidir. Bazı J-1 programlarında SEVIS ücreti sponsorlar tarafından ödenebilmektedir.

    SEVIS ücreti ödemeyenler ise şunlardır:

    • F-2, M-2, J-2 vizeleri (ana vize sahibinin eş veya çocukları için).
    • B-1/B-2 (turist vizesi) ile katılınan kısa süreli kurslar

    Bu noktada şunu belirtmek önemlidir: SEVIS ücreti, vize ücretinden bağımsızdır. Vize başvuru ücretiniz (MRV ücreti) ve SEVIS ücretiniz ayrı ayrı ödenir. SEVIS ücreti ödendikten sonra size bir makbuz verilir ve bu makbuz, ABD Konsolosluğundaki vize mülakatınıza giderken yanınızda bulunması gereken belgelerden biridir.

    SEVIS Ücretinin Türleri ve Miktarları

    ABD’de eğitim veya değişim programlarına katılmak için SEVIS ücretini ödemeniz gerektiğini artık biliyorsunuz. Ancak bu ücret, başvurduğunuz vize türüne ve programınıza göre değişiklik gösterir. Şimdi SEVIS ücretinin türlerini, miktarlarını ve hangi durumlarda farklılık gösterdiğini detaylı bir şekilde ele alalım.

    F-1 ve M-1 Vizeleri

    • Akademik programlar veya dil okulları için F-1 vizesine başvuranlar: 350 USD
    • Mesleki/teknik eğitim için M-1 vizesine başvuranlar: 350 USD
    • Ödeme, I-20 belgesindeki SEVIS ID ile yapılır ve sonra makbuz vize mülakatında sunulmalıdır.

    J-1 Vizesi

    • Değişim programlarına katılanlar için: 220 USD
    • Bazı özel durumlarda sponsor tarafından karşılanabilir veya istisnalar uygulanabilir.
    • ABD hükümeti tarafından finanse edilen bazı programlarda ücret alınmayabilir.

    SEVIS Ücretini Ödeme Süreci

    SEVIS ücretini ödemeden önce bazı önemli adımları tamamlamanız gerekmektedir:

    1. DS-160 Formunun Tamamlanması

    • ABD vizesine başvururken doldurulması gereken zorunlu online formdur.
    • Form tamamlandığında size bir Başvuru Onay Numarası (Application ID) verilmektedir.
    • Formu ceac.state.gov adresinden doldurmalısınız ve onay sayfasını saklamalısınız.

    2. SEVIS ID ve I-20/DS-2019 Belgelerinin Alınması

    • SEVIS ID, ABD’deki eğitim kurumunuz veya değişim programı sponsorunuz tarafından verilen bir kimlik numarasıdır.
    • I-20 Belgesi (F-1/M-1 Vizeleri İçin): ABD’de eğitim alacağınız okul tarafından sağlanır.
    • DS-2019 Belgesi (J-1 Vizesi İçin): Değişim programı sponsorunuz tarafından düzenlenmektedir.

    Dikkat Edilmesi Gerekenler

    • SEVIS ücreti geri ödenmez, bu yüzden belgelerinizin eksiksiz ve doğru olduğundan emin olun.
    • I-20 veya DS-2019 belgeniz olmadan ödeme yapmayın.
    • DS-160 formundaki bilgilerin, I-20/DS-2019 belgeleriyle uyuşması gerekmektedir.

    Bu adımları tamamladıysanız, artık SEVIS ücretini ödeme aşamasına geçebilirsiniz.

    SEVIS Ücreti Ödeme Rehberi

    SEVIS ücreti ödeme sürecine geldik. Bu aşamada her şeyin düzgün bir şekilde yapılması çok önemli çünkü yanlış bir işlem, zaman kaybına veya başvurunuzun reddedilmesine yol açar. Endişelenmeyin, birlikte adım adım bu süreci detaylı bir şekilde ele alacağız. Şimdi, SEVIS ücretinin nasıl ödendiğini açıklayalım ve bu süreçte neler yapmanız gerektiğini detaylandırarak anlatalım.

    1. Online Ödeme (Form I-901 Üzerinden)

    SEVIS ücreti en hızlı ve güvenli şekilde FMJfee.com adresinden ödenebilmektedir. Başka bir site üzerinden ödeme yapmayın.

    2. FMJfee.com Üzerinden Ödeme

    1. Siteye Giriş: FMJfee.com adresine gidin ve “Pay I-901 Fee” seçeneğini tıklayın.
    2. Form I-901’i Doldurun:
      • SEVIS ID: I-20 veya DS-2019 belgenizde bulunmaktadır.(örn. N0012345678).
      • Ad ve Kişisel Bilgiler: Pasaporttaki gibi yazılmalıdır.
      • Okul/Program Bilgileri: I-20 veya DS-2019 belgesindeki bilgilerle eşleşmelidir.
    3. Bilgileri Kontrol Edin ve Onaylayın.

    3. Kredi Kartı ile Ödeme

    • Kabul Edilen Kartlar: Visa, MasterCard, American Express.
    • Kartınızın Uluslararası İşlemlere Açık Olduğunu Kontrol Edin.
    • Ödeme Sonrası Makbuzu Kaydedin ve Yazdırın.

    4. Makbuzun Saklanması ve Kullanımı

    • Makbuzu Dijital ve Fiziksel Olarak Saklayın.
    • Vize Mülakatında ve ABD’ye Girişte Sunulması Gereklidir.

    SEVIS Ücreti Ödemesiyle İlgili Önemli Noktalar

    SEVIS ücretini ödemenin, ABD’de eğitim veya değişim programlarına katılmak isteyen herkes için zorunlu bir adım olduğunu artık biliyorsunuz. Ancak, bu ödeme sürecinin kendine has bazı önemli detayları ve dikkat edilmesi gereken noktaları vardır. Bu bölümde, SEVIS ücretiyle ilgili en sık sorulan soruları yanıtlayacak ve 

    1. SEVIS Ücreti İade Edilir mi?

    • Genellikle iade edilmez. SEVIS ücreti, sistemde kaydınızın oluşturulması için kullanılır ve geri alınamaz.
    • İstisnai Durumlar: Yanlış SEVIS ID ile ödeme yaptıysanız veya teknik bir hata oluştuysa, FMJfee.com üzerinden düzeltme talep edebilirsiniz.

    2. Vize Reddedilirse SEVIS Ücreti Ne Olur?

    • İade edilemez. SEVIS kaydınız sistemde aktif kaldığı için vize reddi ücretin geri alınmasını sağlamaz.
    • Aynı SEVIS ID ile tekrar başvurabilirsiniz. Ancak, okul veya program değişirse yeni bir ücret ödemeniz gerekir.

    3. SEVIS Ücreti ile Vize Ücreti Arasındaki Fark

    • SEVIS Ücreti: SEVIS sistemine kaydolmak için ödenir. (FMJfee.com üzerinden).
    • Vize Ücreti (MRV Fee): Konsolosluktaki vize başvurusu için ödenmesi gerekir ve SEVIS ücretinden bağımsızdır.

    4. Ödeme Zamanlaması

    • Vize mülakatından en az 3 gün önce ödenmelidir.
    • Geç ödeme, mülakatın iptal edilmesine veya sürecin aksamasına neden olur.
    • İdeal olarak vize randevunuzu aldıktan hemen sonra ödeyin.

    SEVIS Ücretini Ödeme Sürecinin Önemi

    SEVIS ücretini ödeme süreci, ABD’de eğitim veya değişim programlarına katılmak isteyen herkesin karşılaştığı önemli bir adımdır. Bu süreç, SEVIS sistemine resmi kaydınızın yapılmasını sağlar ve ABD hükümetine yasal bir şekilde seyahat edeceğinizi gösterir.

    Eğer bu süreci dikkatli ve eksiksiz bir şekilde tamamlarsanız:

    • Vize mülakatınızda herhangi bir sorun yaşamazsınız.
    • ABD’ye girişte belgeleriniz eksiksiz olur.
    • Eğitim veya değişim programınıza sorunsuz bir şekilde başlayabilirsiniz.

    SEVIS ücreti ödemek, yalnızca bir ödeme yapmak değil, doğru bilgileri girmek, belgeleri eksiksiz hazırlamak ve makbuzu saklamak gibi kritik adımları içerir. Süreç karmaşık görünebilir, ancak doğru bilgiyle adım adım ilerlerseniz sorunsuz tamamlayabilirsiniz. Bu, sadece bir ödeme değil, hayatınızı şekillendirecek önemli bir adımdır.

    Yazan: Av. Asım Kılınç